Montag, 16. Juni 2014

Blogdan Para Kazanmanın Temelini Oluşturun

Bu yazı, Srgz Blog’un sahibi Vural Egemen Sarıgöz tarafınan Blog Hocam için yazılmıştır.

Bir blog yazarısınız ve haliyle emek harcadığınız bir şeyden para kazanmak istiyorsunuz. Bu sizin en doğal hakkınız. İnsan hem sevdiği hem de para kazandığı bir işi yapıyorsa dünyadaki saltanatını kurmuş diyebiliriz.

 

Blog Yazarlığı ciddi bir iştir. Bu ciddiyetle bu işe başlarsanız kazancınız da o kadar ciddi olacaktır. Bu konu üzerine çok araştırmalar yapıldığını biliyorum. (Bu yazıyı yazarken başka bir blog yazarı arkadaşım ile facebook messenger'da konuşurken, blog hocam'a misafir yazı hazırlıyorum dediğimde ''blog hocam'a ne kadar çok yazı verdin öyle'' dedi ve oraya verdiğin kadar kendi bloguna yazsana diye uyarıda bulundu. O arkadaşıma verdiğim cevabı burada yayınlamak istiyorum. O arkadaşımın nazarında tüm merak edenlere cevap vermiş olayım) Benim çok meşhur bir sözüm var(!) ''Kendi blogunda yazı yayınlamak gol ise başka bir blogda misafir yazar olarak yazı yayınlamak asisttir.'' Bu mantık ve niyetle yazılarından fazlaca istifade ettiğim Blog Hocam'da misafir yazarlık yapıyorum. Sağ olsun kendisi de yayınlamaya değer görüp yazılarımı yayınlıyor. Daha önce Blog Hocam'da yayınlanmış yazılarımı da okumak isterseniz aşağıda belirteyim.

 

- Bir Blog Yazarı Okurlarından Ne Bekler?
- Neden Misafir Yazarlık Yapıyorum
- Blogunuzda Etkinlikler Düzenleyin
- Ben Blogger’ın Zeki, Çevik Ve Ahlaklısını Severim
- Blogger Tipleri

 

Blog Yazarlığını meslek edinmiş insanlar vardır yada başka meslek gruplarından olup da blog yazarlığından ciddi ek gelir edenler vardır. Nacizane bende hali hazırda özel sektörde çalışıp aynı zaman da blog yazarlığı yaparak kendime ek gelir sağlayabiliyorum. Yaptığınız işi ciddi anlamda yaparsanız geliriniz de olacaktır, saygınlığınızda.

Blog Yazarlığına Başlayın!

Blog Yazarlığına başlamaya karar verin ve bu kararınızda kararlı olun. Kendi ilgi alanızla ilgili bir blog açmak en doğru seçenektir. Genel bir blog açıp başarılı olan birini görmedim. Zamanla blog çöplüğündeki yerlerini aldılar. Açacağınız blogun konusunu belirledikten sonra blogunuzun konusuna uygun bir isim belirleyin. İsim kısa akılda kalıcı olmalıdır. Size özel bir isim olmasının da hiç bir mahsuru yoktur. Ama Blog Hocam gibi yada benim blogum olan SRGZ Blog gibi bir isim seçebilirsiniz. Blog Hocam blog yazarlarını bilgilendirici yazılar paylaştığı için, bir nevi hocalık yaptığı için blog hocam'ı seçmiş. Bende soyadım olan Sarıgöz'den sesli harfleri çıkararak bir isim türetmişim. Blogunuzun ismi ciddi anlamda marka olabilir. İsim belirledikten sonra kendinize bir yol haritası çizin ve bu yol haritasına göre içeriğinizi şekillendirmeye gayret edin.

Sabırlı Olun!

Hiçbir blog yazarı blogunu açtığı günden itibaren ne popüler olmuştur ne de para kazanmıştır. Zamanla üretilen içerik sayısına göre ve ziyaretçi sayısına göre popülerliği ve kazancı artmıştır. Yapmanız gereken sabırla içerik üretmektir. Ben ilk blogumdan 5 ay sonra ilk gelirimi elde etmiştim.

Sabrettiniz! Peki Ya Sonra?

Sabrettiniz ve hatırı sayılır bir içeriğiniz, gözle görülür bir ziyaretçi sayısına ulaştınız. Artık bundan sonra yapmanız gereken şeyler vardır. İçeriğinize göre sizinle iletişime geçen markalar, firmalar olacaktır. İçeriğinize göre size tanıtım yazıları hazırlatmak isteyenler olacaktır. Ziyaretçi sayınıza göre blogunuza reklam eklemeye başlayacaksınız. vs…

Ben Blogumdan Nasıl Para Kazanıyorum?

Srgz Blog'dan ciddi anlamda para kazanabiliyorum. Bazı arkadaşlarıma elde ettiğim kazancı söylediğimde şaşırıyorlar. Bu kazanç tesadüf değildir. Emek verdim ve bu emeği ciddiyetle kullandım. Bir süre sonra bazı markalar ve firmalar benimle iletişime geçip, bazı tekliflerde bulundular. Bazı markalar düzenledikleri etkinliklere davet ettiler. Bazı markalar ürünlerinden gönderip, kullanmamı ve fikirlerimi blogumda yazmamı istediler. Bazıları blogumun sağına soluna reklam vermek istediler. Hürriyet'in Bumerang isimli sistemi ile para kazanabiliyorum. Blogumda tanıtım makaleleri yayınlayarak para kazanabiliyorum. Çeşitli markaların ürünleri hakkında deneyimleri yazabiliyorum. Popülerliğim artıyor. Geçtiğimiz günlerde Bumerang Deneyim günleri adı altında Adana'da yapılan Blog Yazarları buluşmasına gittiğimde blogumun ismini duyanın verdiği tepki ile popülerliğimin arttığını gördüm. Aynı şeyi blog hocam içinde söylemeliyim. Aramızda yoktu ancak namı ortamdaydı.

Sonuç İtibari İle!

Sonuç olarak blogunuzla başarı elde etmek istiyorsanız, bir kazancım olsun diyorsanız blogunuza emek harcayacaksınız. Para kazanmaya başlamadan önce yatırım yapmalısınız. Blog Yazarlığı konusunda sermaye para değildir. Sermaye emek ve ciddiyettir. Yazılarınızı milyonlar okuyormuşcasına yazmalısınız. Her yazınızdan faydalanacak mutlaka birileri olduğunu bilerek yazmalısınız. İçerik üretirken blog konunuzun dışına istisnai durumlar dışında çıkmayacaksınız. İçerik üretmede düzenli olmalısınız. Bir günde 5 içerik girip 1 hafta hiç bir şey yazmazsanız ciddiyetinizi kaybedersiniz. İnsanlar sizin düzeninize alışmalı. Bir market düşünün. Bir akşam bir ürüne ihtiyacınız oldu ve gittiniz market geç saat olmasına rağmen açıktı. Alacağınızı aldınız. Başka bir zaman yine başka bir şeye ihtiyacınız olduğunda nasıl olsa o market açıktır diyerek gittiniz ve kapalı olduğunu gördünüz. Bir sonraki seferde açık olma ihtimali daha garanti olan bir markete gidersiniz. Blog Yazılarınızda böyledir. İnsanlar blogunuza gelip bir kaç yazı okur ve daha sonra geldiğinde hiç bir yazı girilmediğini gördüğünde güncellemediğini düşünüp tekrar ziyaret etmeyecektir.İnsanlar yazılarınızı okumak için yeni yazılarınızı takip edebilmeliler.

Blogunuzun temelini oluşturmak için aşağıdaki vasıfları blogunuza kazandırmalısınız.

Ciddiyet, Devamlılık, Samimiyet, İstikrar, Güven.

Yukarıda yer alan bu vasıflarla blogunuzu donattığınızda kazancınızın arttığını kendiniz de göreceksiniz. Herkese iyi bloglamalar dilerim.

Yazar Hakkında: Srgz Blog ; Webtasarım ve Teknoloji üzerine özgün makaleler yayınlayan güncel bir blogdur.

Freitag, 13. Juni 2014

EVDE YENİLİK İYİDİR.



Salonumuzu değiştirdik. Her zaman hayalimdi, oturma odamın bir kütüphane havasında olması. Ama maalesef o kadar büyük bir oturma odam olmadı. Salonda çoğunlukla oturup rahat ettiğimiz için, salonun da kütüphane havasında olması bizi çok memnun etti. Hayatımıza renk kattı. Etrafta ki tüm objeleri, hatıraları topladı. Her şey derli toplu . Tozdan uzak.
Kapalı kısmında da mumluklar, kutular, dergiler ve yine kitaplar var.










Televizyon ünitesini de yeniledik. Ev beyazla çok aydınlandı. Çok ferahladı. Gerçi çok eksiklik var, renk katması için ekstra yastıklar, perde, koltuk kılıfları ve abajur eklenecek, ama zamanla.



Bu da  İnce uzun hatıra dolabım. Eskiden gümüşlükte bulunan tüm hediyelik hatıralarım duruyor.
Sığmayan büyük parçalarda kitaplıkta.












Evde 15 seneden sonra değişiklik yapmak iyi geldi..
Bu arada yatak odası takımı, ayakkabılık, banyo ve çarşaf dolabını da değiştirdik.
Kırklanırken yenilendik.
Tavsiye ederim.










Donnerstag, 12. Juni 2014

Bloglamayla İlgili Öğrendiğim 10 Önemli Ders

Bu yazı, kisiselbasarim.com yazarı Timur Demir tarafından Blog Hocam için yazılmıştır.

İnsanlar çeşitli nedenlerden ötürü bloglamayı severler. Bazısı yazarak para kazanmak ister, bazısı isim yapmak ister. Bazısı için sadece eğlencedir ve herhangi bir ciddiyet yoktur. Bazı ise düşüncelerini başkalarıyla tartışmaktan hoşlanır ve düşüncelerini blog adresinde paylaşır. Hangi amacı taşıyorsanız taşıyın bloglama sayesinde öğrenebileceğiniz bazı önemli şeyler vardır.

dersler

 

1. Yaratıcılığınızı Korumak İçin Eğlenmeye Çalışın


Bu bazı durumlar için biraz abes kaçabilir. Teknik sorumluluğu fazla olan veya bilimsel konularda yazılar yazdığınız bir blog sahibi bile olsanız yazarken eğlenmeniz gerekir. Yazar yazısını hazırlarken o anki ruh halini de yazısına yansıtır ve eğer yaptığınız işten sıkıldıysanız bu yazılarınıza yansımaya başlar. Sonuç olarak okuyucuları rahatsız etmeye başlarsınız. Farklı yaklaşımlar gerçekleştirmeye ve tekrardan kaçınmak için sahip olduğunuz yazarlık stilinde değişiklikler yapmaya çalışın.

 

2. Yazılarınız Ancak Dil Bilginiz Kadar İyi Olabilir


Dil bilgisi kuralları hiç aklınıza geliyor mu? Bazı insanlar dil bilgisi kurallarına takıntılı durumdadırlar ve nerede yanlış görülürse bunu gün yüzüne çıkarmaktan hoşlanırlar. Bu biraz sinir bozucu olabilir ancak dil bilgisinin kötü olması yazılarınıza doğrudan etki eden bir durumdur. Buna pek aldırış etmeseniz bile yazım hataları yapmanız yazarlığınız açısından güvenilirliğinizi kısıtlayan bir durumdur. Eğer ciddiye alınmak isteyen biriyseniz yazılarınızı yayınlamadan önce kontrol etmelisiniz.

 

3. İnternetin İşlevsel Bilgisine Sahip Olmalısınız


Bunu göz ardı edemezsiniz. Arama motorlarını doğru bir biçimde kullanmalı ve ihtiyaç duyduğunuz araştırmayı yapmalısınız. Bununla birlikte blog adresinizin bakımını ve güncellemesini tek başınıza yapabilmelisiniz. Bunun dışında internet jargonunda bazı ifadeler gerçek hayatta olduklarından farklı anlama gelebilmektedirler. Bu tür ifadeler hakkında bilgi sahibi olmalı ve yanlış bir şeyler aktarmamak için önleminizi almalısınız.

 

4. Okuyucuların Görüşlerine Başvurun


Yazılarınızın iyiliği veya kötülüğü konusunda objektif olabilmek son derece önemlidir. Ancak birçok yazar kendi yazılarını çok iyi bulur ve objektif olmaktan uzak dururlar. Blog yazarlarının klasik yazarlara göre farklı bir avantajı bulunur. Zaman kaybetmeksizin yazıları hakkında takipçilerin görüşlerine başvurabilir. Bazı kişiler kasıtlı olarak çok kötü olduğunuzu dile getirirler. Bu durumda daha gerçekçi olan yorumlara kulak asmaya çalışmalı ve hatalarınızı tespit edebilmelisiniz.

 

5. Reaksiyonlar Motivasyonunuzu Etkilememeli


Web büyük bir alandır ve bu alanda fırsatlar veya işler için farklı seçenekler söz konusudur. Yaratıcı bir yazarsanız bu seçenekler daima önünüzde olur ancak beklentilerinizi çok yüksek tutmamalısınız. Bir işe başvurduğunuz zaman sizi reddedebileceklerini aklınızdan çıkarmayın. Çalışmalarınızı, çabalarınızı sürdürün ve bu tip durumların sizi etkilemesine izin vermeyin.

 

6. Bir Şeyler Kendiliğinden Gelişmez, Onları Ortaya Çıkarmalısınız


Her zaman yeni fırsatlar kovalayın. İletişim kurabileceğiniz kişileri değerlendirin, iş fırsatları arayın ve işinizin geleceği hakkında düşünün. Eğer yerinizde durarak yazmaya devam eder ve beklersiniz sadece ufak miktarda gelişim gösterirsiniz. Bir şeylerin kendiliğinden ortaya çıkmasını beklememeli onları siz ortaya çıkarmalısınız.

 

7. Ara Vermeyi İhmal Etmeyin


Belirli aralıklarla yazmaya ara vermeye çalışın. Kaliteli içerik oluşturmak için bunu yapmak zorundasınız. Aksi takdirde yazılarınız kalitesiz hale dönüşür ve buna dur diyemezsiniz. Eğer ara vermek gibi bir seçeneğiniz yoksa neler yazdığınızı gözden geçirin. Yorgunluk sadece yazılarınızı etkilemez, aynı zamanda motivasyonunuzu da etkiler. Dinlenmek için kendinize vakit ayırın ve iyice dinlendikten sonra geri dönüş yapın.

 

8. Sabır ve Çalışkanlık Başarı İçin Önemlidir


Birçok blog yazarı bloglama dünyasına aşırı rahat bir şekilde giriş yaparlar ve birkaç ay içerisinde hemen başarıya ulaşacaklarına inanırlar. Bloglama dünyasında böyle bir şey söz konusu değildir. Birçok blog yazarı yıllar sonra başarıya ulaşmıştır. Bloglama hemen başarı getiren bir iş değildir. Planlama, öğrenme ve çok çalışma gerektirir.

 

9. Troller İle Savaşmaya Çalışırsanız Zararlı Çıkarsınız


Bazı yaratıcı kişiler sadece eğlenmeyi hedeflerler ve onlar için her şey eğlence anlamını taşımaktadır. Bu kişilere Troll denir. Sıkılgan bir yapıya sahiptirler ve kendilerini eğlendirmeye çalışırlar. Blog adresinize Troller gelmişse onlarla tartışmaya girmeye çalışmayın çünkü çoğu zaman kaybeden taraf olursunuz.

Onların kaybedecekleri bir şeyleri yoktur ve ana hedefleri sizin yaptıklarınıza eğlence amacıyla dalga geçmektir. Onlara aldırış etmemek ve onlarla reaksiyona girmemek oldukça ideal bir seçimdir çünkü reaksiyon görmedikleri zaman başka yere giderler.

 

10. Ne Pahasına Olursa Olsun Paranın Peşinden Gitmeyin


İnternetten para kazanmanın birçok yöntemi vardır. Bu doğrudur ancak blog konusuna geldiğinde bu hususta dikkatli olmalısınız. Sizi takip eden kişiler blog adresinizi ayakta tutan kişilerdir. Eğer onların istemeyeceği şekilde reklamlar sunmaya başlarsanız sizi takip etmeyi bırakırlar ve tüm çalışmalarınız boşa gider. Seçimlerinizi dikkatli bir biçimde yapın, sizi takip edenlere danışın ve değişikleri onlara bildirin. Para kazanmak isterken blog adresinize zarar vermeyin.

 

Yazar Hakkında: Ben Timur Demir. Yaklaşık 2,5 yıldır internet dünyasında aktif olarak bulunmaktayım. 3,5 ay önce üniversitemde katıldığım bir kişisel gelişim seminerinden sonra, Kendi Kahramanınız Olun! Sloganıyla hayata geçirdiğim web sitemde, kişisel gelişim ve kişisel başarı yazıları yazmaktayım.

Sosyal Ağ : Facebook

Mittwoch, 11. Juni 2014

9. YAŞIMIZIN HATIRASI

Benim minik kuzum, minik tombul kuşum tam dokuz yaşında.
15 Nisan 'da hafta boyu kutladık.
 Buraya da not düşmek istedim.
Eski notlar birer birer dökülüyor....
 






Genel Durum


lale zamanı balkonumdan bir kesit


Yazmaya hiç bu kadar ara vermemiştim. Nedenleri birçok tabii, ama bu iş mazeret kabul etmez . Hem yazan arkadaşlarımı takip edemedim, hem yazamadım. Ama bu arada zannetmeyin ki, film izleyebildim, ya da sıkıca kitap okudum. Geçen sene Eylül'den beri Melisa'nın yoğun ders programını takip ettim. Birlikte çalıştık. Bu arada ben de Üniversite öğrencisi oldum yeniden. Açıköğretim Uluslararası İlişkilere yazıldım. 3. sınıftan başladım. Akşamları en fazla 1 saat ayırarak, özet kitaptan okuyup, soruları yaptım. Hiç ders bırakmadan geçiyorum. Uzatmalara gitmek yok yani. Eylül'den beri sonuncusu geçen hafta olmak üzere 4 tane sınava girdim.

Melisa'nın hafta sonları yüzmesi ve Fransızcası devam etti. Ben cumartesileri 2 saatliğine atölyede resim çalışmalarıma devam ettim. Bu hafta itibariyle hepsi bitiyor artık. Artık boştayız.

İnstagram, Pinterest, Candy crush, Facebook ayaküstü keyiflerimdendi. Ama tabii ki hiçbirşey yazı kadar keyifli değil. Birikmiş o kadar çok şey var ki. Daha geçen sene ki tatilin Vatikan ve Venedik fotoğrafları bekliyor.

Unutmadan evde ki eşyalarımızın çoğunu da değiştik. Onlarda epey vakit aldı. Eskiler gitti, yeniler geldi.

Bugün  evdeyim, dinleniyorum . Yorgunluktan çarpıntılarım başladı çünkü. Bu vesileyle yazmak istedim.

Montag, 9. Juni 2014

Markaların Gözdeleri: Sözü Geçen Bloggerlar

Günümüzde yapılan araştırmalar insanların satın alma kararları üzerinde bloggerların büyük etkisi olduğunu gösteriyor. Bu durum blogların markalar ve ajanslar tarafından bir pazarlama aracı olarak kullanılmasını getirdi. Karşılığında da bloggerlar maddi kazançlar sağladı.

”Bu markalar ve ajanslar neden bana reklam vermiyor?” dediğinizi duyar gibiyim. Bunu bakış açısıyla açıklayabilirim. Özellikle genç yaştaki erkek bloggerlar “PageRank’im şu kadar, Alexa sıralamam şu, günlük hitim şu” gibi veriler ortaya koyuyor ve reklam almaya değer bir blogları olduklarını düşünüyorlar. Bu veriler elbette önemli. Backlink çalışması yapan freelance SEO çalışanları ve küçük çaplı SEO firmalarının sizi tercih etmesine neden olabilir. Fakat markaların umurunda değil.  Peki markalar neden umursamıyor bu verileri? Markaların beklentileri ne?

Pazarlamada influence diye bir kavram vardır. Anlamı; birinin davranışları veya kararlarını etkileyen etkidir. Başkaları üzerinde bu şekilde bir etki yaratan insanlara da influential denir ki markaların hedefindeki bloggerlar insanların atın alma kararlarını etkileyen inflluential bloggerlardır.

Açıkçası influence ve influential kavramlarının tam Türkçe karşılığı olmadığı için ne diyeceğimi bilmiyorum ama başlığa da yazdığım “sözü geçen blogger” tanımı bana en yakın gelen tanım. Yazının devamında sözü geçen bloggerların özelliklerinden ve nasıl sözü geçen bir blogger olabileceğinizden bahsetmek istiyorum.

sözü geçen blogger

1. İyi Bir İletişimci Ve Yazar Olun

Blog konusu ne olursa olsun, sözü geçen bloggerları incelediğinizde çok iyi birer iletişimci olduklarını rahatlıkla görebilirsiniz. Kelimelerini çok dikkatli seçerler ve okurlarıyla içerikler aracılığıyla bağlantı kurarlar. Yazıları nettir ve ikna edicidir. İletişim becerisi konusunda kendinizi geliştirmeniz için önerebileceğim yegane şey okumaktır. İletişimle ilgili pek çok kitap ve dijital yayın bulmanız mümkün. Bunların yanı sıra kendi alanında sözü geçen bloggerların yazılarını daha dikkatli okuyup neler yaptıklarını/yapmadıklarını anlamaya çalışmak da iletişim beceriniz, dolayısıyla ikna edici yazma kabiliyetenizi geliştirmenize yardımcı olacaktır.

 

2. Özgün Olun, Fark Yaratın 

Gerek okuyucular, gerek de markalar tarafından fark edilmenizi sağlayacak en temel şey özgünlüğünüzdür. Otorite, ögzünlük üzerine inşa edilir. Özgünlük kavramı çok geniş bir kavramdır. Blog tasarımından içeriğe, yazı fikirlerinden sunuş tekniklerine kadar pek çok alanda ilk ve öncü olmalısınız. Bunun yolu blog yazdığınız konuyu çok iyi bilmekten geçiyor. “O konuda dijital mecrada ki eksikler neler? İnsanlar neye ihtiyaç duyuyorlar? Ne yaparsam fark yaratabilirim?” gibi sorulara kafa yorarak far yaratacak fikirler üretebilirsiniz.

 

3. Faydalı Ve Çözüm Odaklı İçerik Üretin 

Blogunuz ve içerikleriniz ne kadar faydalı? Sözü geçen bloggerları incelediğinizde hep fayda sağlayan insanlara yardımcı olan içerikler ürettiklerini görürsünüz. Bir blogda okuduğunuz püf noktasını okuyup uyguladığınızda büyük fayda sağlıyorsanız bundan sonra o blogda paylaşılan püf noktalarını daha meraklı okur ve size yine faydalı olacağını düşünürsünüz. İşte markalar da bunun peşindedir. Faydalı, insanlara klavuz olabilecek, onların sorunlarını çözebilecek içerikler üretmek söze geçen blogger olmanın temel şartlarındadır.

 

4. Uzman Olduğunuz Konuda Yazın 

Yazdığınız konuda uzman mısınız? Sırf popüler olduğu için veya Google’da çok arandığı için o konu hakkında blog açmaya karşıyım. Çünkü sözü geçen blogger yazdığı konuda uzman olmalı. Uzman olmalı ki okuyucunun isteklerine cevap verebilsin, onların güvenini kazanabilsin. İnsanlar güvendikleri kişilerin önerilerine önem verirler. Bu yüzden okuyucunun güvenini kazanan bloggerlar markalar için değerlidir.

 

5. Gündemi Takip Edin

Blogunuzun konusuyla ilgili gelişmeleri takip edin. Okuyuculardan geri bildirim isteyin ve bu geri bildirimleri dikkate alın. Analytics hesabınızı sadece günlük ziyaretçi sayısına bakmak için kullanmayın. Detaylı analizler yapın. Mümkünse blogunuzun konusuyla ilgili aktivitelere katılın ve bunları blogunuzda okuyucularınızla paylaşın. Çünkü tüm bunlar sözü geçen bloggerların yaptıkları şeylerdir ve güven inşa etmenizi, markaların dikkatini çekmenizi sağlayacaktır.

 

Sözü geçen blogger olabilmek için yukarıda bahsettiğim şeyleri gerçekleştirebilmek için de şu 4 özelliği barındırıyor olmanız gerekir; disiplin, tutku, yaratıcılık ve olumlu tutum.

Donnerstag, 5. Juni 2014

Rose Pastry with Beef and Spinach (Etli ve Ispanaklı Gül Böreği)


I have made these boreks with potatoes, spinach and cheese filling separately in the past. This is the first time I am trying them with meat. All versions turned out really good. Anything with phyllo dough tastes wonderful; at least that’s what I think. The shapes of these boreks are attractive which makes me wanting to eat one more and one more…The filling is very easy to make and can be prepared ahead of time. These can be served as an appetizer, main dish or a snack. I had them with hot Turkish tea and it was delicious!

1 lb ground beef (95% lean)
1 bunch spinach (approx 1 lb)
1 medium onion (chopped finely)
2 cloves garlic (chopped finely)
¾ cup parsley (chopped finely)
3 tbsp olive oil
1 tsp red pepper flakes or paprika
1 ½ tsp salt
¼ tsp black ground pepper

1 package (1 lb) phyllo dough

½ cup milk
½ cup olive oil
1 egg


Heat the oil in a pan. Add the ground beef and cook until the beef is no longer pink and releases its water. Pour out the water and add the olive oil. Stir. Add the onions and sauté until onions are transparent. Add the garlic, salt, red pepper flakes and the black pepper. Saute for a couple of minutes and turn off heat. Add the chopped parsley and stir again. Let it cool.

Wash the spinach several times. Remove the stems and steam for about 3 minutes. Let it cool. Chop coarsely and add to the meat mixture.



Mix the milk, olive oil and egg until everything is integrated well.


Lay one phyllo dough sheet on the working surface (long side towards you). 


Brush the all the phyllo dough sheet with the milk/olive oil/egg mixture. 


Lay another sheet on top of it. 


Add 3 tbsp of the stuffing along the edge of the sheet (approximately 1 inch from the edge). 


Roll the sheet gently and brush with the milk/olive oil/egg mixture before rolling on top of the upper edge. 



Place in a greased baking tray and brush with the milk/olive oil/egg mixture again. 
Start with one end and roll it circular to give it a rose like shape. 


Brush the borek roll with the milk/olive oil mixture so it sticks together well.


Repeat until all the phyllo dough sheets and stuffing used up.


Bake at 350º for about 50 minutes or until golden brown. Remove from oven and enjoy warm.