Montag, 27. Januar 2014

Blog Yazarları İçin SWOT Analizi

Blog yazarlığında başarılı olmak için kendinizi blogunuzu çok iyi tanımalısınız. Tanımaktan kastettiğim şey; blogunuzun özelliklerinin ve şahsi becerilerinizin farkında olmanız. Aynı şekilde zayıf noktalarınızı da tespit etmeniz, ileride karşılaşabileceeğiniz muhtemel sorunlarla karşı hazırlıklı olmanızı sağlar.

Peki blogunuzun güçlü ve zayıf  noktalarını nasıl tespit edebilirsiniz? Bu noktaların yarattığı fırsatları ve tehlikeleri nasıl analiz edebilirsiniz? İş dünyasında bunun için çok sık kullanılan bir teknik var; SWOT analizi. Bu makalede SWOT analizinden ve bu tekniği blogunuza nasıl uygulayabileceğinizden bahsetmek istiyorum.

Swot Analizi Nedir?

SWOT terimi Strength, Weaknesses, Opportunities ve Threats kelimelerinin baş harfleri kullanılarak oluşturulmuş bir kısaltmadır. Anlamı ise bir girişimin güçlü ve zayıf yönlerini belirleyemek, oluşabilecek yeni fırsatları ve tehditleri tespit etmektir.

SWOT analizini blog yazarlığında 2 aşamada kullanabiliriz. Yeni bir blog oluştururken projeye karar verme aşamasında ve mevcut blogunuzu gelirştirme aşmasında.

SWOT Analizi Neden Önemlidir?

SWOT analizinde olası tehditlerinizi doğru tespit edip, bunlara karşı aksiyon planınızı hazırlarsanız, bu tehditleri fırsata çevirebilirsiniz. Tıpkı başarılı firmaların krizleri fırsata dönüştürüp cirolarını artırdığı gibi :)

SWOT analizinde zayıf yönlerimizi kendimize cesurca itiraf etmek çok önemlidir. Zayıf yönlerimizi geliştirerek iç faktörlerden kaynaklanan pronblemlere de önceden önlem almış oluruz.

SWOT Analizi Nasıl Yapılır?

Öncelikle boş bir kağıt alarak aşağıdaki grafikte olduğu gibi bir tablo oluşturmalısınız. Bu tabloda güçlü ve zayıf yönler size bağlı iç etkenler, fırsatlar ve tehditler ise çevreye bağlı dış etkenlerdir. Peki bu tabloladıki bu alanlar nasıl doldurulur?

SWOT analizi
Güçlü Yönler: Blogunuzu diğer bloglardan farklı kılan özellikler neler? Blogunuzun yayın yaptığı konuda edindiğiniz tecrünbeler neler? Elinizde hani kaynaklar mevcut? İnsanların blogunuzda üstün gördüğü özellikler neler? gibi soruların cevaplarını güçlü yönleriniz olarak yazabilirsiniz.

Zayıf Yönler: Diğer bloglaraoranla kötü olduğunuz yönler neler? Blogunuzun hangi özelliklerini geliştirmeniz gerekiyor? İnsanların blogunuzda gördüğü kötü özellikler neler? Kaçınmanız gereken hatalar neler? Başarınızı olumsuz etkilediğini düşündüğünüz şeyler neler? gibi soruların cevaplarını zayıf yönleriniz olarak yazabilirsiniz.

Fırsatlar: Mevcut fırsatlarınız neler? İşinize yarayacak teknolojiler neler? Sektör gelişmeye açık bir sektör mü? Size destek olabilecek kişiler kimler? Sektörde kimsenin dolduramadığı bir ihtiyaç var mı? gibi soruların cevaplarını fırsatlalar bölümüne yazabilirsiniz.

Tehditler: Önünüzde ne tür engeller var? Rakipleriniz neler yapıyor? Değişen teknoloji konumunuzu tehdit ediyor mu? Maddi sorunlarınız var mı? Sektöre olan talepte azalma var mı? Hedef kitlenin beklentileri değişti mi? gibi soruların cevaplarını tehditler bölümüne yazabilirsiniz.

SWOT analizi tablonuzdaki gerekli alanları doldurduktan sonra sıra beyin fırtınası yapmaya ve eldekileri analiz etmeye gelir. Burada da yukarıdaki sorulara verdiğiniz cevapların doğruluğu büyük önem arz eder. Şimdi bir örnek olması açısından Blog Hocam’ın SWOT analizini yapalım.

Blog Hocam’ın SWOT Analizi


Güçlü Yönler:

- İçerik üretme konusunda yaratıcıyım ve nitelikli içerik üretebliyorum.
- Okurlarla ve diğer blog yazarlarıyla iyi bir iletişimim var.
- Dijital pazarlamaya hakimim ve çözüm üretebiliyorum.

 

Zayıf Yönler:

- Tasarım modern değil ve yavaş.
- Bloga fazla vakit ayıramıyorum.
- Yazıları çok hızlı yazmaya çalıştığımdan çok sık yazım yanlışı yapıyorum.
 

 

Fırsatlar:

- Her geçen gün blog düyasına yeni bloglar ve bloggerlar katılıyor.
- Sektörde kaliteli içeriğe ihtiyaç var.
- Google, Blogger’a yatırım ypıyor ve yeni özellikler ekliyor.

 

Tehditler:

- Hükümet her an Blogger’a erişim yasağı  koyabilir.
- Gün geçtikçe blog yazarlğı hakkında yayın yayın yapan blog sayısı artıyor.
- Popüler olduğum için sürekli bir sataşma ve kötüleme ile karşı karşıyayım.


Örnek olduğu için kısa ve yüzeysel tuttum. SWOT analizi stratejik planlama yapılan en önemli ve gerekli çalışmadır. SWOT analizi sonra elde edilen etkenler değerlendirilerek, belirlenen hedefe ulaşmak için uzun vadeli bir eylem planı hazırlanır.

Siz de örnekten yola çıkarak güçlü yönlerinizi, zayıf yönlerinizi, fırsatları ve tehditleri detaylı bir şekilde yazdıktan sona sonuçlar üzerinde beyin fırtanısı yaparak eksik yönlernizi nasıl gidereceğinize, muhtemel tehditlere karşı nasıl hazırlanableceğinizedair bir plan oluşturabilirsiniz. Buna stratejlik planlama denir ve blogunu ciddiye alan, bir proje hatta bir şirket olarak olan kişiler tarafından mutlaka yapılması gerekir.

Sonntag, 26. Januar 2014

Tatlı Kuplar






Tatlı Kuplar



Malzemeler;

Mevsim meyveleri

1 paket meyveli jöle



3 su bardağı yoğurt

1 çay bardağı pudra şekeri

1/2 çay bardağı beyaz damla çikolata

6 adet kedi dili bisküvi



Yapılışı;

Bir kaç sene önce bu tarifi gördüğümde jöleli kısmı hazırlamak için kupları eğik olarak dondurucuya koyup bekletiyorlardı. Jöle donduktan sonra yan tarafına muhallebi koyup bekletiyorlardı.

Tatil Her Blog Yazarının Hakkı!

BH okurları arasında tam zamanlı blog yazarlığı yapan var mı bimiyorum ama çoğumuz bütün sene işimizde veya okulumzda çok yoruluyoruz. Yetmiyormuş gibi akşamları evde bilgisayar başına geçip blogumzla ilglieniyoruz. Ben bu işi 3 senedir yapıyorum ama eminim benden daha uzun süre yapan ve çok daha fazla yorulanlar vardır.

Bu kadar yoğunluğun ve yorgunluğun ardından güzel bir yaz tatili hiç fena olmaz değil mi? Ben şimdiden yaz tatili için tatil programı yapmaya ve otel arayışına başladım. Tüm blog yazarlarının da iyi bir tatile ihtiyacı oluğunu düşünüyorum. Neden mi?

- Yukarıda da bahsettiğim gibi iş/okul yorgunluğunu üzerimizden atarak daha motive ve daha zinde bir şekilde blog yazmaya devam edebiliriz.

- Tatilde gördüklerimiz ve yaşadıklarımızdan ilham alarak yeni fikirler üretebiliriz. İlhamın ne zaman, nerede geleceği belli olmaz :)

- Gezi blogumuz veya kişisel blogumuz varsa, çektiğimiz fotoğraflar ve aldığımız notlarla ilgi çekici postlar oluşturabiliriz.

- Tatil süresince blogumuzla hiç ilgilenmeyerek blog yazmaya özlem duyabilir, böylece tatil dönüşü büyük bir şevk ve motivasyonla yazmaya başlayabiliriz.

Peki tatil için nereleri tercih edebiliriz? Benim tercihim bu yaz Antalya olacak. Antalya’da neresi olacağına ise henüz karar vermedim.Kafamda bazı alternatifler var ve bunları sizle de paylaşmak isterim.

Side

side
Antalya’nın doğusunda, İstanbul’a 800 Km mesafede bulunan Side aynı zamanda bir yarımada ve 1947yılında İstanbul Üniversitesince gerçekleştirilen kazıda Roma uygarlığına ait kalıntıların ortaya çıkarılmasıyla bu bölgede popülerliğini kazanmış. Side otelleri de koyları, plajları, tarihi eserleri, doğal güzellikleri ile tatilciler tarafından sıklıkla tercih edilen turistik yerlerden.

Kemer

kemer
Antalya'nın batısında bulunan ilçesi Kemer; Batı Toroslar ile Akdeniz arasında yer alan Türkiye'nin en önemli turizm bölgelerinden biri. Çam ağaçları tarafından kuşatılmış sahil şeridi, sizi günümüzden alıp eski tarihe götürecek olan antik kentleri, bölgenin kendine has kokusu haline gelmiş narenciye bahçelerinden gelen portakal kokularıyla Kemer Otelleri bu yaz gidilebilecek en iyi yerlerden.

Alanya

alanya
Alanya bölgesi Türkiye nin en gelişmiş turizm bölgelerinden biri. Yılın 8-9 ayı suya girilebilecek seviyede su sıcaklığı olan bölge; yerli ve yabancı birçok turiste ev sahipliği yapıyor. Kilometrelerce uzanan sahil şeridi ve bu sahil boyunca dizilmiş birbirinden güzel Alanya otelleri, yaz tatili için güzel bir alternatif olabilir.

Belek

belek
Havaalanına ve Anltalya merkeze yakın olması sebebiyle alternatifler arasında Belek de var. Özellikle çam ağaçlarıyla kaplı bitki örtüsü, doğal kum kumsalları ve konforlu Belek otelleri tatil için bu bölgeyi çok cazip kılıyor.

Kışın ortasında bu yazı da nereden çıktı?” diye soranlara erken rezervasyon fırsatlarını hatırlamak isterim. Erken rezervasyon otelleri, bizlere erken rezervasyon yaptırdıüımız için çok özel fırsatlar sunuyor. Tatilinizi önceden organize ederek %40’lara varan indirimlerden faydalanabiliyorsunuz.

Samstag, 25. Januar 2014

365 GÜNLÜK'le karşılaştık.



Günün anısına.
 
Yine cumartesi, yine koşturma. Sınavdan çıkmış, her haftaki   monoton koşturmacanın içinde yine , Melisa'yı Taksim'e Fransızca kursuna götürürken, metroda tatlı bir ses, bizimle konuşmaya başladı. Beni çok uzun zamandır takip eden, sevgili Elife. Halbuki o bana hiç yorum bırakmazken , yani ben onun farkında değilken, benim hakkımda ne çok şey biliyormuş. Aslında o anda oradan hiç ayrılmak istemedim. Ama zamanla yarışıyorduk. Ayrılırken, aklımda olan tek şey, şu sanal dünya sayesinde aslında birbirimize ne kadar yakınızda haberimiz yok. Elife ile belki o an ayrıldık, ama zaten istediğimiz her an birbirimize ulaşabilir  durumda olacaktık. Elife ile tanışmak isteyen
http://elife-365.blogspot.com.tr/ . Biz en kısa sürede benim atölyemde oturup sohbet edeceğiz.

 
Hava o kadar güzel ve berraktı ki vapurda üst katta oturduk.
Yeni bir motordu sanırım, her yer bembeyazdı.
Bu beyazlık , saf görüntü ve temizlik, beni fotoğraf çekmeye itti.


Gelecek haftalarda aynı vapura denk gelmeyi umuyorum. 
 
 Bu kız poz vermeyi çok iyi biliyor.

Melisa'ya geçen günlerde uykudan uyanıdırken öpüp koklama seansları esnasında " Melisa ben senin adını yanlış koydum galiba , senin adın kartopu olmalıydı," demiştim ve " bundan sonra senin adın kartopu olsun " demiştim. Gözlerin açan cimcime, " gerçekten mi anne " diyip mutluluktan havalara uçmuştu. Hatta bir kaç gün  Melisa diyememiştim. Her Melisa deyişimde beni uyarıyordu, " kartopu anne , kartopu diyecektin unuttun mu" diye uyarıyordu. Bununla kalmayıp, okulda öğretmenine ve arkadaşlarına, " annem benim adımı değiştirdi, benim adım artık kartopu "demiş. Konuyu gayet ciddiye almış yani.  :) İşte bu resim , ona neden kartopu ismini koyduğumun kanıtı. Bu arada dudaklarında ruj yok. Doğal hali.:)


                     


Ah Melisacım. Beni yine hüzünlü, düşünceli çekmişin.
 
 
Not: Vatikan ve Venedik fotoğrafları o kadar çok ki, ayrıştıramadığım için buraya koyamadım. Onları koyamadığım için, günlük yaşantıdan paylaşımı unuttum. Elife'ye de söz vermişken, dönüşü hızlı yapayım diyorum.

Freitag, 24. Januar 2014

Blogunuzda Etkinlikler Düzenleyin

Blog yazarlığının ciddiyeti ve samimiyeti hakkında bir çok yazı okuduk/okudunuz. İçeriğiyle,tasarımıyla bir blogun nasıl olması gerektiğini anlatan yazılar etrafımızda dolaşıyor. Blogumuzun daha çok okura, daha fazla ziyaretçiye ulaşması için blogumuzda etkinlikler düzenlememiz gerekir.

etkinlik

 

Nasıl etkinlikler düzenlemeliyiz?


Etkinlikler küçük olabilir ama samimi her etkinlik hedef kitlesine ulaşacaktır. Etkinlikler, blogunuzu düzenli bir şekilde takip etmeyenlerin de blogunuza uğramasını, hatta blogunuzu yakından takip etmelerini sağlar.

Çekiliş düzenleyebilirsiniz!


Blogunuzda okurlarınıza küçük hediyeler verebilirsiniz. Kitap,mouse,flashbellek gibi küçük hediyelerle okurlarınızı mutlu edebilirsiniz. Böyle küçük hediyeler maddiyatta önemli değildir ancak maneviyatta çok önemlidir. Blogların samimi yapısına gönülden verilen küçük hediyeler daha samimi bir ortam oluşturacaktır.

Domain/Alan adı hediye edebilirsiniz!


Domain günümüz şartlarında cüzzi bir miktardır. 25-30 liraya bir domain sahibi olabiliyorsunuz. Okurlarınız arasında bir çekiliş düzenleyerek bir veya bir kaç kişiye domain hediye edebilirsiniz. Elinizde bulunan mevcut domaini de hediye edebilir yada çekiliş sonunda kazanan okurlarınıza istediği domaini okur adına kayıt ederek armağan edebilirsiniz.

Sponsor firma desteği alabilirsiniz!


Blogunuzda düzenleyeceğiniz çekiliş için çeşitli sponsor firmalarından destek alabilirsiniz. Büyük firmaların destek olduğu çekilişler vardır. Daha önce çekiliş düzenlemiş bloglardan çekilişe sponsor olmuş firmalarla iletişime geçerek halisane niyetinizi anlatıp onların desteğini alabilirsiniz. Örneğin, bir hosting firmasından bir adet domain yada bir hosting hediye etmesini istebilirsiniz. Bu küçük hediye karşılığında hediyeyi karşılayan hosting firmasının sponsorluğunda çekilişi düzenleyerek hosting firmasınında reklamını yapmış olacaksınız. Karşılıklı memnuniyetin sağlanacağı bir anlaşma olacağı için kabul edeceklerdir.

Hediyelik eşya pazarlayan e-ticaret sitelerinden destek isteyebilirsiniz.

Gelirinizi blogunuza yatırabilirsiniz!

Reklamlardan ve tanırım yazılarından el ettiğiniz gelirlerin bir bölümü ile böyle bir çekiliş düzenler ve kendi kendinizin sponsoru olabilirsiniz. 50 liralık bir bütçe ile küçük bir çekiliş düzenleyebilirsiniz. 50 lira ile ister bir kaç kitap , isterseniz bir araç/gereç hediye edebilirsiniz.

Uzmanlığınız ile ilgili destek/hizmet verebilirsiniz!


Çekilişler illaki maddiyatla olacak diye bir kaide yoktur. SEO konusunda uzmansanız, SEO desteği verebilirsiniz. Grafik tasarım konusunda yetenekliyseniz okurlarınıza logo ve tema tasarımları hediye edebilirsiniz. Bu konularda yeteneğiniz yoksa bile çekiliş sonunda kazanan okurlarınızın bloglarını anlatan birer tanıtım yazısı yayınlayabilirsiniz.

Blogunuzda reklamlar yayınlabilirsiniz!


Blogunuzda yer alan reklam bölümlerini bir süreliğine kazanan okurlarınızın bloglarına ayırabilirsiniz. 250x250 , 480x90 , 728,120 boyutlarında reklam alanlarını çekilişi kazanan okurlarınıza tahsis ederek bir çeşit ödül dağıtımında bulunabilirsiniz.

Fazla olan eşyalarınızı ödül olarak dağıtabilirsiniz!

Evinizde bulunan ihtiyaç fazlası eşyalarınızı çekiliş sonunda okurlarınıza armağan edebilirsiniz. Diyelim ki evinizde bulunan okuduğunuz kitapları setler halinde çekilişe dahil edebilirsiniz. Evinizde iki monitör varsa birisini armağan edebilirsiniz. İlerleyen zamanlarda kendi blogum için düzenleyeceğim çekiliş için elimde bulunan fazla bir mobee marka tabletin birini , 19'' bir monitör, 50 kadar kitabımı, fazla sayıda bulunan Atatürk tablolarımdan bazılarını, fazla modemin birini hediye olarak sunacağım. Fazla eşyalarınızı çekilişe dahil ederken dikkat etmeniz gereken tek husus hediye edilecek eşyaların kullanılabilir ve temiz olmasıdır.

Kargo ücretlerini unutmayın!

Çekilişi düzenlediniz ve ödülleri kazananlar belli oldu. Ödüllerin kazananlara ulaştırılması da bir maliyettir. Kargo hususunu çekilişin şartları arasında mutlaka belirtmelisiniz. Kargoyu alıcı da karşılayabilir , sizde karşılayabilirsiniz ancak bunu mutlaka en başta belirtmelisiniz.

Örnek çekilişleri inceleyin!


Bir çok blog yazarı çekiliş düzenlemektedir. Bu çekilişleri inceleyerek ilham alabilirsiniz. Daha önce düzenlenmiş çekilişlerin şartlarını ve katılım koşullarını inceleyerek düzenleyeceğiniz çekiliş için ön çalışma yapmış olursunuz. Daha önce blog hocam’da düzenlenen hediye çekilişini inceleyebilirsiniz.

Sizinde blog etkinlikleri hususunda önerileriniz varsa yorum bölümünden ileterek yeni fikirler edinmemize yardımcı olabilirsiniz.

Vural Egemen Sarıgöz

SRGZ blog

 

Görsel kaynak: http://mekilaningezegeni.blogspot.com.tr/2013/07/hediye-cekilisi-icin-son-sans.html

Donnerstag, 23. Januar 2014

Çilekli Pembe Dilimler ve Bulutagacı'nın yeni instragram hesabı






Uzun zamandır ne bir tarif yayınlayabildim ne de blogla ilgilenebildim ama sanırım artık dönme vakti :) Bu süre boyunca da birçok blogger arkadaşım maillerle mesajlarla halimi hatrımı sordular sağ olsunlar.

Tariften önce sizinle instagram hesabımı paylaşmak istiyorum, yeni açtım ve tarifler burda yayınlanmadan önce orfan fotoğraflarını ve yapılışlarının kısa videolarını da paylaşacağım.

BURAYA tıklayarak instagram profilimi görebilir ve takip etmeye başyabilirsiniz :)

Gelelim çilekli pembe kek tarifine.



 Çilek mevsimi değil ama hem dondurucuda kullanılmayı bekleyen çilekleri kullanayım hem de marketten aldığım ne idüğü belirsiz ama tadı güzel çileklerle bir şeyler yapayım dedim.  Kekimiz, pembe, nemli, yumuşacık, çilekli bir kek ve peynirli krema. Ben kek için Dr Oetker Wolke Vanilyalısını kullandım. Jöle olarak yine Dr Oetker Çilekli Bitkisel Jeli kullandım.

Kare bir borcamda yapıp dilimledim ve 16 kare dilim çilekli kek çıktı tüm kutudan. Kreması için peynir kullanmasanız da olur elbette.

Çilekli Pembe Kek Dilimleri




Malzemeler

KEK

  • 1 paket Dr Oetker Vanilyalı Wolke
  • 1 paket çilekli tercihen bitkisel jöle
  • 3 yumurta
  • 1 çay bardağı sıvıyağ
  • 1 çaybardağı su
  • (ben 1 çok az gıda boyası da ekledim, eklemeseniz de olur.)


Hazırlanışı:

Çırpma kabına Dr Oetker Wolkeyi, yağ, su, yumurta ve çilekli jöleyi ekleyin ve 3 dakika boyunca çırpın. Hazırladığınız kek hamurunu kare veya dikdörtgen bir borcama döküp kutunun üstünde yazan sıcaklık ayarına göre fırında 35-40 dakika pişirin. (Ben 150C'de pişiriyorum, o zaman her yanı aynı şekilde kabarıyor.)





Wolke kullanmak istemezseniz

  • 2 su bardağı un
  • 3 yumurta
  • 1.5 su bardağı tozşeker
  • Yarım paket kabartma tozu
  • Vanilya 
  • 1 yemek kaşığı buğday veya mısır nişastası
  • 1 paket çilekli tercihen bitkisel jöle
  • 1 çay bardağı sıvıyağ
  • 1 çaybardağı su

Hazırlanışı: Yumurta aklarını ayrı bir kaba alın. Yumurta sarılarını şekerle 3-4 dakika krema kıvamı alana dek çırpın ve içine un, yağ, jöle tozu, su, kabartma tozu ve vanilyayı ekleyip çırpın.
Yumurta aklarını bir tutam tuz ile katılaşıp kar gibi olana dek 3-4 dakika yüksek hızda çırpın ve katılaşınca unlu karışıma ekleyip kaşık veya spatula ile çırpmadan birbirine yedirin. Hazırladığınız kek hamurunu kare veya dikdörtgen bir borcama döküp 175C de fırında 35-40 dakika pişirin. (Ben 150C'de pişiriyorum, o zaman her yanı aynı şekilde kabarıyor.)


Kreması için

  • 1 paket (200ml) önceden soğutulmuş tercihen tikveşli veya sütaş süt kreması (kıvamları daha koyu ve homojen yapıda oluyorlar genelde)
  • 1 paket labne peyniri (200gr)
  • 4-5 yemek kaşığı pudra şekeri (damak tadınıza göre artırabilirsiniz)


Hazırlanışı:
Kremayı 2-3 dakika boyunca yüksek hızda çırpın ve katılaşmasını sağlayın. Daha sonra pudra şekeri ve süzülmüş labne peynirini ekleyip homojen olana dek çırpın.

Çilek Püresi için:

  • 12-15 tane çilek
  • 1 yemek kaşığı pudra şekeri

Hazırlanışı:
Çilekleri rendeleyerek veya robotta çekerek püre haline getirin ve pudra şekeri ile karıştırın.

16 tane bütün çilek (dilemlerin üzerine)

PASTANIN YAPILIŞI

Soğumuş kekin üzerine çilek püresini dökün ve kekin tamamına yayıp keki çilek püresi ile ıslatın. 5 dakika sonra kremayı kekin üzerine eşit şekilde yayıp dilimleyin ve her dilimin üzerine bir çilek kondurun:) ellerinize sağlık!





Özgün Bir Blog Tasarımı İsteyen?

Bir ziyaretçi blogunuza giriş yaptığınıda, blogda kalıp kalmayacağı kararını 5 ile 10 saniye arasında verdiğini biliyor muydunuz? İçeriğiniz ne kadar iyi olursa olsun, bu kısa sürede ziyaretçiyi blogda kalmaya ikna edemezseniz, yazılarınızı okumadan blogu terk edecektir. Peki ziyaretçiyi 5-10 saniye gibi kısa sürede blogda kalmaya nasıl ikna edersiniz? Elbette şık ve kullanıcı dostu bir tasarımla.

Tasarımın ziyaretçi üzerinde olduğu kadar blog yazarı üzerinde de etkisi çok fazla. İnsan sevdiği, diğerlerinden farklı ve orijinal bir tasarıma sahip olunca daha bir şevkle yazıyor. İtiraf edin, blog tasarımı bir blog yazarı olarak ssizi de etkilemiyor mu? Tema seçimine ve araştırmasına günler harcamadınız mı? 

Tasarım madem bu kadar önemli, BH okurlarına güzel ve özgün bir blog tasarımı hediye etmek güzel olur öyle değil mi? Tasarımlarını çok beğendiğim Değmesin Yağlı Boya ile bir işbirliği yaptım ve resimde gördüğünüz blog tasarımını bir BH okuruna hediye etmek istedim.

cafe-huzur-blogger-tema
Görmüş olduğunuz bu tasarım, Değmesin Yağlı Boya tarafından Blog Hocam için yapılmıştır ve sadece 3 kişiye verilecektir. Şablon; hızı ve şık tasarımıyla kullannıcı dostu olup, kitap blogları başta olmak üzere her türlü blogda kullanılabilir.

!!! Cafe Huzur isimli bu şık tasarıma sahip olmayan isteyen bloggerlar,  bu postu Facebook veya Twitter hesaplarında paylaştıktan sonra linkini, 31 Ocak Cuma tarihine kadar  yorum bölümünden bırakabilirler. Başka hiç bir şarta gerek yok.

Şablonu düzenlemenize Değmesin Yağlı Boya’nın yardımcı olacağını da belirtmek isterim. Ayrıca Değmesin Yağlı Boya’nın kişiye özel tasarım hizmeti de var. Nasıl mı?

Değmesin Yağlı Boya Ve Kişiye Özel Blog Tasarımı

 

Değmesin Yağlı Boya tasarımlarıyla 2 yılı aşkın bir zamandır blog alemine yeni bir nefes,daha güzel bloglar kazandırmayı hedefleyerek aramıza katıldı.

Değmesin Yağlı Boya kişiye ve bloga özel şablonlar tasarlamaktadır. Tasarımların ana mantığı okuyucuya göz yormayan hoş vakit geçirebileceği yayınları okurken veya blogu dolaşırken kendini güzel bir yerde rahatsızlık verebilecek yanıp sönen eklentiler, yazılar, eklentileri kullanmadan blogun içeriğini önplana çıkartmaktır. Tasarımların işlevselliği özel tasarım sosyal ağ butonları menüleri resim galerileri resimli kategorileri kişiye göre özel ve özgün olarak tasarlanmaktadır.

Her tasarım hak ettiği ilgi, özen ve büyük bir titizlikle tasarlanmaktadır. Çalışmalar Değmesin Yağlı Boya imzasını taşıdıkları için pürüz, hata, çakışan görseller ve eklentilere rastlamak neredeyse imkansızdır. Tasarımların tüm özellikleri(kayıt metni,kayıt başlığı,kenar başlıkları:metni-yazı stili ve rengi) itina ile seçilir. Çalışma süreci şablonun ihtiyaçlarına ve istenilen özelliklerine bağlıdır.Bu süreç 3 ile 5 gün arasında değişiklik gösterebilir. Teslimat sonrası her tür destek, yardım düzeltme veya anlaşmaya göre eklemelerin yapılması ise her blog yazarının bir gün mutlaka ihtiyacı olacağı bir hizmettir ve bu hizmet ücretsiz olarak verilmektedir.

Herkese ferah temiz fonksiyonel, yayınların severek okunduğu, içinde zevk alarak büyük bir keyifle dolaşıldığı ve okunduğu güzel bir tasarım için degmesinyagliboya@gmail.com elektronik posta adresinden talepte bulunulabilir.

Değmesin Yağlı Boya’nın daha önce yaptığı 70 adet tasarımın arasından fikir almak için Galeri'ye bakabilir veya yapım aşamaları, çalışma süreci, özellikler yerleşim seçimi gibi detaylara ulaşmak için bilgi/seçim sayfasını ziyaret edebilirsiniz.

Değişmek,tazelenmek yepyeni bir görünüme geçiş yapmak isteyenlerin yapması gereken şey çok kolay: Bloglarını Değmesin Yağlı Boya'nın şefkatli fırçasına bırakmak…

 

Kazananlar Belli Oldu!

 

Katılım süresi tamamlandı ve Cafe Huzur isimli bu şık Blogger tasarımını kazanan 3 kişi belli 

 


Şablonu kazananlar: Hilal Orhan, Kelimehan Deniz ve Ruhsuz Atmaca.