Donnerstag, 12. September 2013

Biber Dilimlerinde Yumurta



Ne zaman aile evinde kalsam, artık havasından mıdır nedir bende bir düzene girme, erken kalkma hevesi oluyor. Ev yüksekte ve denize de çok yakın, bu yüzden bende bir dinçlik ve haliyle de bir açlık oluyor buraya gelince. Yediğimin haddi hesabı kalmıyor. Erkenden kalkıp kahvaltı edip sonrasında günü 8-10 öğünle kapatmış buluyorum kendimi. Bugün de o günlerden biri, sabahın 7'sinde uyandım, hem de kendiliğimden. Hazır erken kalkmışken sizinle de kahvaltı sofralarınıza yakışacak bu güzel biber dilimlerinde yumurta tarifini paylaşmak istedim. Hala kahvaltı etmediyseniz belki deneyebilirsiniz bunu.

Muhtemelen çoğunuzun gördüğü bir yöntemdir de yine de paylaşayım dedim. Biber dilimleri içinde yumurta. Biberli yumurta işte, ama görüntüsü pek bir şirin. Denemenizi tavsiye ederim. 

Kullanacağınız biberler daha büyük ve renkli olursa daha şirin, çiçek formunda sonuçlar elde edebilirsiniz ama ben evdeki biberlerle yaptım, o yüzden bu ufak 3 lokmalık dilimler çıktı. Şu kocaman dolmalık biberler oluyor ya hani, sarısı, yeşili, kırmızısı var. Onların dilimleri ile yaparsanız, dilimler de yeterince büyükse yumurtayı çırpmadan içine akıtabilirsiniz. Böylece sarısı dağılmamış olur. 

Biberde Yumurta (Biber Dilimleri İçinde Yumurta)


Tek tek malzeme yazmama gerek olmadığını düşünüyorum. Yapmanız gereken şey basit: Büyükçe biberleri 1.5-2 parmak kalınlığında dilimleyin. Yumurtayı içine eklemek istediğiniz malzemeleri de ekleyip çırpın (peynir, yeşillik, baharat, şarküteri ürünü vs...).  Biberleri hafif yağlanmış ve ısıtılmış tavaya alın ve içlerine çırpılmış yumurtayı akıtın. Alt kısmı biraz pişince tavanın altını biraz kısıp kapakla kapayın. Bir süre sonra baktığınızda yumurta katılaşmış olacak, dilimleri ters çevirin ve üstte kalan kısımların pişmesini de sağlayın. Pişirme süresi 10-12 dakkayı bulabilir. Tavayı kapakla kapamanız önemli, ısı içerde kalıyor ve kalın olan yumurtanın ters çevirmeden içinin de pişmesini sağlıyor. 

Sizin de böyle değişik ve güzel görünen tarfileriniz varsa benimle paylaşır mısınız?

Simit Yapmak..


Yemek bloggerı olmanın en güzel yanlarından biri büyük mutfaklarda, fabrikalarda yemek yapma şansınızın olması.. Hele ki sizi çağıran sevdiğiniz ve bildiğiniz bir markaysa mutlu olmamanız içten değil. Güllüoğlu'nda ilk katmer için toplanmıştık, pek benlik bir lezzet olmadığından onu evde denememiştim. Ama bu sefer öyle bir şey denedik ki, hepimiz seviyoruz; simiiit..  





Duru'yla

Süt Tozu Mevzusu



Süt tozu diyince bir çok kişinin aklına kahve kreması geliyor. Kahve kreması bitkisel ve oldukça yağlı bir üründür ve sütle alakası yok:) Süt tozu ise malum süten elde ediliyor, sütün içindeki suyu aldığınızı düşünün, kalan kısım süt tozu :)

Sağlıklı mı değil mi tartışmasına ise girmek istemiyorum çünkü zaten sütün bile henüz sağlıklı olup olmadığı kesin bir şekilde belli değil. Ben sağlıksız olduğunu düşünmüyorum.

Süt tozu, hem sıvı formda olmadığı için kıvamı pek etkilemiyor hem de lezzet veriyor.

Ben en çok evde çikolatalı krema yaparken kullanıyorum. Bazen de poğaçaların ve keklerin hamurunda. Hem dokusunu güzelleştiriyor hem de lezzet katıyor. Dondurmaya süt tadı verip, kıvamını koyulaştırıyor...

Ah tabi bir de dulce de leche yaparken de kullanıyorum. Sütü ısıtmaya başlamadan önce her bardak süt için 1 yemek kaşığı da süt tozu koyuyorum.

Türkiye'de başka markanın süttozunu henüz görmedim, illa ki vardır ama daha çok endüstriyel mutfaklarda kullanıma uygun fazla miktarlardadır. Ben Pınar'ın süt tozunu kullanıyorum. Büyük marketlerde süt reyonlarında bulmak mümkün. Size de tavsiye ederim.

Fiyatı 4 ile 6 lira arasında değişiyor yerine göre. Buradan Pınar'ın kendi sitesinden besin değerlerini ve nasıl elde edildiğini inceleyebilirsiniz.

Önemli not: Bu bir reklam yazısı değildir, tamamen tarafsızca yazılmıştır. Markanın bu yazıyla herhangi bir alakası yoktur. Ben beğenerek kullanıyorum bu yüzden de tavsiye edebileceğim bir olduğu için ve daha önce de defalarca sorulduğu, bazen de kahve kremasıyla karıştırıldığı için bilgi vermek amaçlı yazdım.

Montag, 9. September 2013

Renkli Lip Balmını Kendin Yap!



Bunu çok önce yaptım aslında, o yüzden yapılış aşamalarının fotoğrafları ne yazık ki yok. Böyle bir işe girişme nedenimse, hem kışın dudaklarımı güzel koruyacak hem de istediğim renkte bir ürün bulamamış olmamdı. Ruj sürsem çok yoğun, renksiz lipbalmlarsa yağ sürmüş gibi durduğu için böyle bir işe kalkıştım ve sonuç beklediğimden daha güzel oldu.

Lipbalm olarak Blistex'in minik kutulardaki onarıcı ve besleyici ama şeffaf bir ürününü kullandım, renk vermek için de 3 ruju karıştırdım tam olarak istediğim rengi elde edebilmek için.

Yapmanız gereken çok basit: Mikrodalgaya girebilen bir kaba, lipbalmınızı ve renk yoğunluğuna göre de istediğiniz miktarda ruju ekleyin ve malzemeler eriyene kadar ısıtın. Isınan malzemeleri iyice karıştırıp kıvamı koyulaşmadan boşalttığınız lipbalm kutusuna koyun. İsterseniz bu işlemi bir kepçenin içinde ocak ateşi üzerinde de gerçekleştirebilirsiniz. (kepçeye lipbalmı ve ruju koyup, ateşe çok temas ettirmeden malzemeleri eritip karıştıracaksınz, hepsi bu. Ruju az az istediğiniz yoğunluğu elde edene kadar kontrollü şekile eklemenizde fayda var.)

Ben yukarıdaki rengi elde edebilmek için maybeline coral fire, mac- ismini hatırlamadığım bir kırmızı ve yine kodunu hatırlamadığım bir İnglot'un toprak tonlarında rujunu karıştırdım. Hep buna benzer ruj arıyordum zaten ama bir türlü tam bu tonu bulamamıştım, çok iyi oldu.

BABAANNEM



Herkesin hayatında annesi, babası gibi kendine çok yakın hissettiği biri mutlaka vardır. Benim de bir tanecik babaannem var. Boynuna burnumu dayayıp doya doya kokladığım kadın. Beni iki aylıkken İsviçre'den getirmiş, annem çalışmaya devam etmek zorunda olduğu için, o gelene kadar 2 ay bakmış. Annemden sonra onu tanımışım ve tabii ki halamı. Onun kokusunu duymadan yapamam. Küçüklüğümden beri haftasonları, yaz tatillerinde vaktimi onun yanında geçirirdim. Birlikte çok şey yapardık. Kağıt oynardık. Bulaşık yıkardık. Komşu dolaşırdık. Dantel,örgü gibi şeyleri bana o öğretti.
Biriktirme huyum ondandır. Kartlar, davetiyeler, düğmeler, boş parfüm şişeleri, torbalar, gazetede çıkan yazılar vb. gibi. Parfüm tutkumuz aynıdır. Gece gündüz camdan bakma seanslarımız. Sabahtan akşama kadar sokaktan geçen, simitçiyi, poğçacıyı, mısırcıyı mutlaka durdururduk.
Kurtuluşta otururdu babaannem, son 3-4 yıldır, Bandırma'da halalarımdan birinin yakınına taşındı. Artık çok sık görmeye gidemiyorum. Telefonlaşıyoruz. Her telefonunda bana ettiği duaları anlatır. Bir de tembihler, bana bir şey olursa sakın çok ağlama, kendini yıpratma der. " ben çok mutlu bir hayat yaşadım, mutlu bir evlilik yaptım, çocuklarımı, torunlarımı, onların çocuklarını da gördüm. Vakti gelince gidicem, ama sakın feryat etme ölürsem " derdi. 

Geçen hafta hastalandı. Beynine pıhtı gitti, felç indi bir tarafına, yoğun bakıma alındı. 84 yaşında ki bir kadın için çok zorluklar atlattı. Böbrekler zor durumda dediler. İki kez diyalize girdi üstüste.
bilinci gitti, halüsilasyonlar gördü. Ölmüş herkesle konuştu, geliyorum, bekleyin, vedalaşayım gelicem gitmeyin, dedi. Hepimizi sayıkladı. Gittik yanına, tanıdı tanımadı. Sonra ellerimi tutarak, ben çok rahatladım, hepinizi gördüm, şimdi uyuyabilirim artık dedi. 3 gün 2 gece hiç durmadan konuşmuş, halüsilasyonlarla herkesi bezdirmiş, korkutmuştu.  İyice uyudu, sonra kendine gelmeye başladı. Şimdilik tehlikeyi atlattı. Bakalım böbreklerdeki tedavi devam ediyor.

Sen kuvvetlisin babaannem, hepimizin enerjisi sana yeter. Sen yeter ki iyi ol. Bizim senin varlığına çok ihtiyacımız var.
 

Sonntag, 8. September 2013

Mısır Unlu Patlıcan






Mısır Unlu Patlıcan



Malzemeler;

4 adet patlıcan

2 adet yumurta

1 çay bardağı mısır unu

Tuz, karabiber

1 yemek kaşığı tereyağı



Yapılışı;
Patlıcanları alacalı soyup parmak şeklinde doğrayın ve az tuzlu suda yumuşayana kadar haşlayın ve süzün. Yumurta, mısır unu, tuz ve karabiberi bir kasede çırpın. Tereyağının yarısıyla orta boy bir teflon tavayı yağlayın. Ilıyan patlıcanları

Kayısılı ve Çikolatalı Kek Topları - Bayatlamış Kekleri Değerlendiriyoruz


Kayısı mevsimi neredeyse bitti, ben neden bu tarifi şimdi yayınlıyorum? Çünkü unuttum :( olsun yine de bulunsun, illa ki kayısıyla olacak değil ya, ben kayısı ve kakaoyu çok sevdiğim için kayısı kullanmıştım. Siz istediğiniz meyveyle, reçelle, kuru meyveyle bile yapabilirsiniz.


Vaktinde çok güzel bir çikolatalı kek yapmıştım, ama 3 boy. Birini teyzem istemişti giderken götürecekti, ikisi kalacak, ikram edilecek ve yenecekti. Teyzem sen giderken keki unut, 4 kişiye 3 tane kocaman çikolatalı kek kalınca bol bol ikram ettik, komşulara verdik derken yien kaldı keklerden birinin tümü. Ben de bu zaten bayatladı artık böyle ikram edilmez diye böyle bir şey denedim, pek güzel oldu. Sizin de kalan kekleriniz, kurabiyeleriniz varsa siz de yapabilirsiniz. İlla kalmasına gerek yok, sırf bunun için de kek pişirebilirsiniz.

Gelelim kayısıya. Kayısının kendisini çok sevdiğim gibi çikolata, haliyle de kakaoyla olan uyumunu da pek severim. Damak tadı işte, kimisi de ne alaka der. Evde bahçe mahsulü bol da kayısı olunca kayısılar da tükensin diye kayısılı yaptım bunu. Kek popsun dışı çikolata kaplı olmayan, daha bizdeni.

Kayısı yerine muz, çilek, vişne, kuru kayısı... istediğinizi kullanabilirsiniz. Sadece çilek ve vişne gibi meyvelerin suyunu bırakabileceğini unutmayın.

Kayısı kullanmayacaksanız  meyveleri pişirmenize gerek yok. Kayısıyı da pişirmek zorunda değilsiniz.

Kuru kayıs kullanacaksanız s3-4 dakika kaynatmanızda ve iyice suyunu süzmenizde fayda var.

Kayısılı Ve Çikolatalı Kek Topları 

Malzemeler:

Bayat kakaolu veya çikolatalı kek (1 bütün kekten çok fazla çıkıyor, ben orta boy bir kek kalıbıyla yapılmış kekin yarısını kullandım. Yarısını dondurup daha sonra kullanabilirsiniz)
1 çay bardağı sıvı krema + 1 yemek kaşığı tereyağ veya 1 çaybardağı sütle çırpılmış 3-4 kaşık kremşanti veya benzeri krema)
Dilerseniz 2-3 kaşık kakaolu fındık kreması veya herhangi bir aroma (badem, fındık, kahve vs) (ben kullanmadım)
Kaplamak için hindistan cevizi, toz fındık, fıstık, ceviz, badem vs

12 tane kayısı
3 kaşık toz şeker

Hazırlanışı:

Kayısıların çekirdeklerini ayıklayıp, 1 kayısıdan 8 parça elde edecek şekilde kesin. (her bir yarımı 4'e böleceksiniz)
Tavaya şekeri ve kayısıyı koyup, şeker eriyene kadar nazikçe karıştırın ve kayısılar suyunu çekene kadar pişirin. Soğutun.

Kekin kullanacağınız kadarını robotta veya elinizle ufalayın. Un kadar küçük parçalara ayrılmayacak ama tamamen ufalanmış olmalı.

Sıvı kremayı kaynatmadan ısıtın ve ocaktan alıp tereyağı ekleyip karıştırın.
Keke sıvı kremayı veya kremşantiyi ekleyerek yoğurun. Kurabiye hamuru kıvamı alacak, bu yüzden azar azar eklemenizde fayda var.

Bundan sonrasını dolgulu kurabiye gibi yapacağız. Yoğurduğunuz hamurdan cevizden biraz büyük parçalar koparıp elinizde yuvarlayın ve avuç içinizden biraz daha büyük olacak şekilde açın. (Bastırarak düzleştirin ve yayın)
İçine 2 parça kayısı koyup hamuru kapatın ve yuvarlayın.

Hindistan cevizi dolu bir tabağa batırarak hindistan cevizi ile kaplayın.