Montag, 13. August 2012
Samstag, 11. August 2012
Yogurt with Spinach (Ispanaklı Cacık)
One day while looking through my fridge and figuring out the inventory, I noticed that I had 2 bunches of fresh spinach that I had intended to make börek with but still were sitting there. I did not find the time to make an elaborate meal such as börek, so I decided to find a simpler use before they went bad. They still looked good and fresh but still, I prefer cooking vegetables very soon after they’re purchased. I had some store-bought organic plain yogurt on hand which I am not fond of using. I used to make yogurt weekly because I think it is the best. I have tried probably most of the organic yogurt brands on the market, but nothing beats the yogurt made at home. When things get busy it is not always convenient to make yogurt at home, so I had to go with what was available to me that day. In any case, I decided to empty some of the yogurt containers on hand in a bowl and make a ‘cacık’ with spinach instead of the traditional ingredient of cucumber. It turned out very good actually. It’s so quick to make and it is very refreshing especially during the summer months. We enjoyed it and hope that you enjoy it too.
2 bunches fresh spinach (approximately 2 lbs)
6 cups plain yogurt3-4 large cloves of garlic
1 tsp dried mint
1 tsp salt
Steam the spinach for a couple minutes until it is wilted. Remove from pot and run under cold water. Squeeze the excess water with both hands. Coarsely chop the spinach and place in a large bowl.
Crush the garlic with a garlic presser or chop very finely. Add to the spinach. Add yogurt, mint and salt and mix until all ingredients become slightly runny.
Enjoy cool with your favorite meal or as an afternoon snack.
Freitag, 10. August 2012
FİNCANDAKİ MUCİZE : KAHVE / ORTAK BLOG
Galatasaray'da Ara Güler'in evinin yanında olan , Ara kahve'de ,
İstiklal Caddesinde gezintinin yorgunluğunu kahveyle geçirtirip,
onu görmeyi umarak beklerken.
"Fincandaki Mucize: Kahve" isimli mis gibi kahve kokan, lezzetli bir blog var. Herkesin katkısıyla giderek güzelleşiyor. Bu blog ortak bir blog, sizin yolladığınız fotoğraf ve yazılarla varlığını sürdürecek, bu demek ki epey kalabalık olup, herkesin tuzu biberiyle günden güne büyüyecek. Sevdiğiniz bir mekanda içtiğiniz bir kahve, anısı olan, sizi biryerlere taşıyan bir fincan, şık bir sunum, ilginç bir tasarım, hatta çirkin bir mekan ve tatsız bir kahve bile konu olabilir yollayacağınız fotoğraf ve metinlere. Sizin adınız veya rumuzunuzla yayınlanacaktır gönderilenler. Bloğu renklendirmek için , arzu ederseniz, bloğunuzda duyuru yapabilirsiniz. Metinlerinizi yollayacağınız mail adresi;
kahveciguzelleri@gmail.com
Blog linki:
Donnerstag, 9. August 2012
Mittwoch, 8. August 2012
GOYA'NIN ALAYCILIĞI
Goya sergisine geçen ay gitmiştim. Sergiyi izlemeye en üst kattan başladım. Zırvalar gravürlerinin olduğu yerden. Goya , yaşadığı dönemde, engizisyon mahkemelerinin uygulandığı, korkunç haksızlıkların yaşandığı dönemde, bence hafif hayatı, alaya almış , ecişler bücüşler, cinler, şeytanlar resmetmeye başlamış. Mantıktan uzak çizimler .
Krallığın ressamı olarak görev yapıyor. Ama yaptığı portrelere, kralların kraliçelerin kişiliğini de yansıtıyor, biraz alaycı. Resimler bana, insanlarken gülerken hayvana dönüşecek gibi geliyor.
Ama ben bu boyutta resimler beklemiyordum. Onu ifade eden resimleri bir arada görünce, daha net tanıdım. Bana göre değil Goya. Resme ilk başladığımda onun gravürlerinden kopya yaptığımı hatırlıyorum. Uzanan kadın resmiydi.
Ama , özellikle zırvalar serisini önceden görseydim, herhalde çok önyargılı olurdum. Beni rahatsız edici resimler. Gravürler biraz sürrealist , ama o dönemde sürrealist resimler yok. Sonrası için bir ışık tutmuş olabilir.
Birçok resminde yüzler net değil, çirkin...
Abonnieren
Posts (Atom)