Dienstag, 29. Juli 2014

[Vorgestellt]dabelju : design + Give Away









Ich glaube, ganz zu meinen Blogger Anfangszeiten habe ich es ein-, zweimal 
erwähnt: Ich kann nicht nähen und werde es wohl auch nie wieder probieren. 
Das mit meiner Nähmaschine ist sowas wie eine kleine Hass-Liebe, aber ohne 
Liebe eben. Mittlerweile habe ich mich aber damit abgefunden, dass ich es 
einfach nicht kann und der Nähfuß doch nicht von alleine abgebrochen ist..

Umso mehr bewundere ich natürlich die Nähkünste anderer und als ich auf
den noch sehr jungen Shop dabelju:design gestoßen bin, wo Debora
nicht nur die tollsten Taschen, Kissen, Stoffkörbe, Tablethüllen,.. 
näht, sondern auch noch die sehr schönen Muster selbst entwirft und 
diese anschließend mit verschiedenen Drucktechniken wie Linoldruck 
und Handsiebdruck, von Hand auf Stoff druckt, war ich total fasziniert.

 Debora kenne ich von einem netten Mailkontakt und neugierig wie ich bin
sind wir bald auf ihre Arbeit zu sprechen gekommen. Sie ist Stoffdesignerin 
mit einem eigenen Atelier in Kredenbach, wo die einzigartigen und sehr
hochwertigen Unikate entstehen. Klare Formen und schlichtes, minimalistisches 
Design stehen dabei im Vordergrund und da auch spezielle (Farb)wünsche 
kein Problem sind, habe ich mir in den Farben Schilfgrün und Grau ein  
crazy flowers Kissen anfertigen lassen. Ist das nicht wunderschön geworden?

Aber das Allerbeste ist: Debora hat mir zusätzlich eines dieser tollen
 Kissen zur Verfügung gestellt, welches ich nun unter euch verlosen darf.








Wie hüpfst du in den Lostopf:

Hinterlasse bis Dienstag - 05.08.2014 bis 00:00 Uhr - einen Kommentar zu diesem Post
und nenn uns doch dein Lieblingsprodukt aus dem dabelju:design shop.

Wenn du Debora ein Like auf Facebook da lässt oder die Verlosung auf deinem
Blog verlinkst, hast du DOPPELTE Gewinnchancen. Bitte einfach in den Kommentaren dazuschreiben.
Gerne kannst du das letzte Bild dafür mitnehmen. :-)

Teilnehmen kann eder, egal ob mit oder ohne Blog. Das Give Away ist für Teilnehmer aus allen EU
Ländern, der Rechtsweg ist ausgeschlossen! Bitte nur hüpfen, wenn du über 16 Jahre alt bist und alle
anonymen Leser bitte eine Mailadresse hinterlassen, da ich sie sonst im Falle eines Gewinnes nicht
kontaktieren kann!
Bitte keine Kommentare per Kontaktformular oder Mail, diese kann ich leider nicht berücksichtigen.

Wir freuen uns sehr auf eure Kommentare und drücken euch fest die Daumen!

♥ Rebecca





Montag, 28. Juli 2014

Häkelmännchen aus der DIY Ideenbox



Neues zaubern statt Altes entsorgen.
Das ist nachhaltig, erschwinglich und macht zudem noch riesigen Spaß.
So auch das Motto der Inspirationsplattform für selbstgemachte Geschenke:
die DIY Ideenbox

Bei allen Projekten der Geschenkideenbox steht vordergründig etwas Altes zu nutzen, 
um Neues zu schaffen. Dabei könnt ihr mithilfe eines Filters das Material 
( Stoff, Plastik, Papier, Blechdosen, Altglas und Milchkarton), den Schwierigkeitsgrad 
(Profi oder Anfänger) und die Zielgruppe wählen. Wie z.B. Windlichter aus alten Dosen,
einem selbstgestrickten Teppich oder eine Öllampe aus alten Weinflaschen.

 Upcycling also und dabei geht es nicht nur um die unmittelbare 
Weiterverwendung und das kreative Austoben, sondern auch um Abfallvermeidung und Ressourcenschonung. Ich finde, ein Thema unserer Zeit - so sind doch viele Dinge im 
Überfluß vorhanden und jederzeit verfügbar....

Das wollte ich natürlich auch gleich ausprobieren, schlägt da doch gleich mein DIY Herz höher
uns so ist meine Version des Häkelmännchens entstanden. Wie genau es funktioniert und 
die kostenlose Anleitung als PDF findet ihr hier (klick).



 





Verratet mir doch eure Lieblings-Upcycling-Ideen. :-)

♥ Rebecca

 




Samstag, 26. Juli 2014

Gül Tatlısı






Gül Tatlısı



Malzemeler;

150 gr margarin

1 çay bardağı sıvı yağ

1 çay bardağı yoğurt

1 adet yumurta

1 tatlı kaşığı sirke

1 tutam tuz

1/2 paket kabartma tozu

1 paket vanilya 

3 su bardağı un



2.5 su bardağı toz şeker

3 su bardağı su

Çeyrek limon suyu



Yapılışı;

Mümkünse şerbetini daha önceden hazırlayıp soğuk kullanın. Şeker ve suyu bir tencerede kaynatın, kaynamaya

Freitag, 25. Juli 2014

Ein Blick von oben...



 SO ist´s richtig und jetzt hiergeblieben, lieber Sommer! 
Davon wollen wir mehr. ;-)




Ich lass`nur einen kurzen Gruß da und wünsche euch 
ein schönes Sommerwochenende,
♥ Rebecca




Dienstag, 22. Juli 2014

Wohntrend: Marmor + Mini DIY



Das erste was ich sehe, wenn ich die Augen schließe und an Marmor denke ist:
prunkvoll geschwungene Balustraden, Kirchenkitsch und Omas auf Hochglanz
polierte runde Teelichthalter. Nicht im Traum hätte ich gedacht,
dass ich irgendwann Gefallen an Marmor finden würde, und dass dieser Trend
eher spurlos an mir vorüber ziehen wird. So wie: zur Kenntnis genommen und nickend
vorbeigewunken. In etwa wie der Kupfertrend, der ist nicht ganz so meins
und da kann ich auch schön die Finger davon lassen, obwohl es mir bei
anderen dann wieder oft ganz gut gefällt.

Letzten Samstag aber, als ich im hiesigen Baumarkt stand und neben der obligatorischen 
Dose Sprühfarbe, die ich immer auf Vorrat daheim habe, plötzlich auch eine Rolle Marmor-
Klebefolie im Wagen liegen hatte, war es dann halt doch Liebe auf den zwei..dritten Blick. 





Trotzdem habe ich erstmal ganz klein angefangen. In die Hände gefallen ist mir dabei
ein kleiner, rechteckiger Teller, den ich zum Servieren meiner Kaffetasse
oder anderen Kleinigkeiten, praktisch finde und den ich ein wenig mit der Folie
 aufwerten wollte.

Mit Zuschneiden und Bekleben dauert das ganze gerade mal 2 Minuten,
was mich echt begeistert und ich finde der Fake-Marmor ( ganze €4,90 die Rolle )
macht auch ordentlich im Kleinen was her. Die moderne Interpretation und
vor allem in Kombination mit Naturmaterialen wie Holz, ist wunderschön und sehr elegant.

Jetzt interessiert mich aber schon, was ihr zum Marmor Look sagt? :-)
Ich habe ja noch ziemlich viel Folie übrig und kann es kaum erwarten,
weiter zu kleben...

♥ Rebecca















Freitag, 18. Juli 2014

MANZARADAN PARÇALAR / ORHAN PAMUK


Manzaradan Parçalar kitabı bana  çok şey kattı. Başucumdan ayıramadığım sürekli okusam da okumasam da yanımda taşıdığım, rastgele bir yerinden açıp altı çizili olan yerlerini okuduğum ve hatta gaza gelip,  yazıyı en baştan okuduğum, tutkunluk derecesinde bağlı olduğum bir kitap. Sadece kitap mı... hayır. Bana göre elimin altındaki bu nesne nefes alıyor, konuşuyor, ve hatta kendine bağlama ve aşık etme özelliği var. Romanlarından farklı olarak bu denemeler kişiliğime, genel kültürüme çok şey kattı. İstanbul kitabını da çok sevmiştim. Masumiyet müzesini ağır ağır bitmesin diye film izler gibi okumuştum. Her kitabı elime aldığımda, nerede kalmıştım diye bir özet görüntü aklıma getirip okumaya devam ediyordum. Tabii ki etkilendiğim birçok yazar ve kitabı oldu. Ama Orhan Pamuk'un İstanbul'u, bakış açısı, penceresi, hislerindeki doku, eskiye bağlılığı, kelimeler ve cümlelerle ruhumun en derinine ulaşması, biraz babama benzemesi sanırım diğer yazarlar bir yana Orhan Pamuk bir yana dememe sebep oldu. Keşke kendisiyle tanışıp sohbet etme imkanım olsaydı.
Sevgili Buket Uzuner'le bu rüyam gerçek olmuştu.

Özellikle kitap tutkunlarının bu kitaptaki "Okumak Üzere " ve "Roman Okuma Mutluluğu" bölümlerini okumasını şiddetle tavsiye ediyorum. Aynı duyguyu paylaşan ve Orhan Pamuk'a çokta ısınamayan okumayı sevenler , okumayı bu kadar güzel ifade eden bir yazarı sanırım hemen okumak isteyeceklerdir.

....okuma mutluluğu ile kitabı bir eşya olarak elimde hissetmek yavaş yavaş birbirine karışıyordu. Kitabı onu okumaya vaktim olmayacağını bildiğim yerlere bile işte bu yüzden, bana mutluluk veren bir muska gibi götürüyordum. Sıkıldığım, dertlendiğim bir yerde kitabı gelişigüzel bir yerinden açıp bir paragraf okuyor ve rahatlıyordum. Artık kitabın kelimelerinden olduğu kadar cildinden, sayfalarından da bana bir mutluluk geçiyordu......

Ben, tıpkı benim hislerim, alışkanlığım diyebiliyorum, ya siz ? Uzun zamandır beni sakinleştiren tek kitap " Manzaradan Parçalar" .


Yine bu kitaptaki "Kitaplar ve Edebiyat" bölümünde, kendisini en çok etkileyen yazarları ve eserlerini yorumlamış. O kadar güzel yorumlamış ki kitapları almak ve hemen okumak istiyordum. DR'dan üstteki kitapları sipariş verdim. Anna Karanina'yı bir arkadaşım okumak için aldı, bu fotoğrafta çıkamadı. Klasiklerin hepsi bu bölümden etkilenişimden dolayı not aldığım ve hemen okumak istediğim kitaplar. Klasiklerde bu yaşıma kadar, bu kitapların okunmasının çok geç kaldığımın farkındayım. Şimdiye kadar elime geçen klasikler iyi çeviriler olmadığı için keyif almadan bırakmıştım. Çevirilerin İş Bankası ya da İletişim Yayınlarının çevirilerinin okunması gerekliliği bu konuyu hep ertelememe sebep oldu. Başka kitaplar da araya girince bugünlere geldik.

Beyaz Gecelerden başladım. Önümüzde ki hafta izinliyim. Hem kitap okuma, film izleme etkinliği, hem de İstanbul kültür turu yapacağız Melisayla. Masumiyet Müzesini de gezeceğiz. Oradan haberler getireceğiz.

Türkiye’de SEO Onlardan Öğrenilir

Blog yazmaya başlayan hemen herkes bir şekilde SEO kavramı ile tanışır ve öğrenmenin yollarını arar. Fakat her konuda olduğu gibi SEO yani arama motoru optimizasyonu konusunda da afaki ve kulaktan dolma bilgiler ortalıkta dolaşıyor.

“SEO’yu nereden ve nasıl öğrenebilirim?” diye soranlara genellikle ingilizce kaynaklar söylüyorum fakat ingilizcesi olmayan ya da yetersiz olan arkadaşlar mecburen Türkçe kaynaklara yöneliyor.

Türkiye’de SEO konusunda bilgi kirliliği fazla olduğu için bu işin detayına inmek, en doğru bilgileri edinmek isteyenlere güvenilir birkaç Türkçe kaynak önereceğim.

Aşağıda SEO ile profesyonel olarak uğraşan, bizzat benim de takip ettiğim arkadaşları ve onlara ulaşabileceğiniz linkleri paylaştım. Ben SEO öğrenmek istiyorum, SEO ile ilgili gelişmeleri takip etmek istiyorum diyenler bu arkadaşları takip edebilirler.

 

seo 

Aykut Aslantaş

 

2010 yılından bu yana tüm dünyada 104 şehirde bulunan Google Developer Group‘un Ankara kolunda Search Engine Marketing birim sorumluluğu ve aynı zamanda SEOZEO firmasında Head Of Sales görevini yapmaktadır. Şu anda 2. baskısı yayında olan “SEO&SEM – Küçük Katkılarla Büyük Başarılara” kitabının da yazarıdır. 2010 yılından beri Türkiye’nin bir çok üniversitesinde SEO & SEM seminerlerini düzenlemiş olup Türkiye’nin önde gelen firmalarına da kurumsal özel eğitimler düzenlemekte ve pazarlama danışmanlıklarını yapmaktadır. 2010-2011 yıllarında 2 yıl üst üste Mini MBA programını başarılı bir şekilde bitirmiş olup aynı zamanda Kalite Yöneticiliği ve İç Denetçilik uzmanlıklarına da sahiptir.

Blog yazıları: Kişisel blogTurkcell blogSEOZEO blog
Sosyal medya hesapları: FacebookTwitterGoogle+LinkedIn

 

Yiğit Konur

 

Türkiye’nin ilk arama motoru optimizasyonu blogu olan SEOTeknikleri.com’u 2006 yılında yayımladı. Bu alanda yayımladığı 50’yi aşkın makale pek çok internet sitesinde yer aldı. SEOTeknikleri.com’un Google’da SEO kelimesi ile yapılan aramalarda diğer blog ve kurumsal şirketlerin dahil olduğu 1 milyar arama sonucu arasında birinci sırada yer alması ile geniş bir kitleye hitap etmeye başladı.


6 seneyi aşkın bir süredir bu alanda danışmanlık ve eğitmenlik hizmeti sağlayan Yiğit Konur, eğitimini Bilkent Üniversitesi’nde sürdürüyor. İnternet pazarlama alanında yetkin personellerin de katılımı ile yaratılan SEOZEO markası altında arama motoru optimizasyonu ve dış-kaynaklar ile proje yönetimi konusunda kurumsal danışmanlık hizmetleri sağlıyor.

 

Blog yazıları: Kişisel blog - SEOZEO blog
Sosyal medya hesapları: FacebookTwitter - Google+LinkedIn

 

İlyas Teker

 

40 ülkede 50'den fazla ofisiyle Dünya'nın ilk search ajansı olan iProspect Türkiye'de SEO Manager olarak çalışan İlyas, aylık 40 milyon tekil ziyaretçi sayısı ile 45'ten fazla farklı servisi bünyesinde barındıran Türkiye’nin lider internet portalı Mynet'te SEO çalışmalarını koordine etti. Siberalem.com, idefix.com gibi büyük siteleri bünyesinde barındıran EBI grubu'nda SEO, SEM çalışmalarını yürüttü.


Online pazarlama ile ilgili verdiği eğitim ve seminerlerin yanı sıra, sektörün yakından takip ettiği bir çok sitede online pazarlama ile ilgili makaleler yazıyor ve birçok kuruma online pazarlama ile ilgili danışmanlık veriyor.

 

Blog yazıları: Kişisel blogcomTalks blogWebrazzi blog 
Sosyal medya hesapları: FacebookTwitterGoogle+LinkedIn

 

Behlül Göktepe

 

40 ülkede 50‘den fazla ofisiyle Dünya’nın ilk search ajansı olan iProspect Türkiye‘de SEO Executive görevindedir. Türkiye'nin önde gelen firmalarına kurumsal düzeyde SEO hizmeti vermekte ve dijital pazarlama konusunda uzmandır.

 

Blog yazıları: Kişisel blog
Sosyal medya hesapları: FacebookTwitterGoogle+LinkedIn

 

 

Serbay Arda Ayzit

 

Eskişehir’de işletme eğitimi aldıktan sonra Galatasaray Üniversitesi’nde Pazarlama İletişimi Yönetimi alanında yüksek lisans yaptı. İş hayatına e-ticaret alanında başlayan Serbay, 2 sene marka tarafında Online Pazarlama tarafında çalıştıktan sonra ajans tarafına geçiş yaptı. 2 seneyi aşkın süredir Türkiye’nin en büyük Arama Motoru Pazarlaması ajanslarından biri olan SEM’de SEO Direktörü olarak kendi alanında lider internet sitelerine danışmanlık veriyor. Serbay Arda Ayzit ayrıca Google AdWords,Google Analytics sertifikasına sahip olup Google AdWords Türkiye Resmi Forumunda en üst düzey kullanıcı olarak Adwords kullanıcılarına yardımcı olmaktadır.

 

Blog yazıları: Kişisel blog
Sosyal medya hesapları: FacebookTwitterGoogle+LinkedIn

 

 

Kübra Yılmaz

 

Henüz Bilkent İşletme öğrencisiyken başladığı SEOZEO'da Site Dışı SEO alanında kendini geliştirdi ve görevine Site-Dışı SEO departmanı müdürü olarak devam etti. Mezuniyetinin ardından görevine tam zamanlı Proje Yöneticisi olarak devam ediyor. Site Dışı SEO ve inbound marketing özellikle araştırdığı alanlar arasında. İleri seviye link analizleri, algoritma güncellemeleri ve gelişen trend olan inbound marketing stratejileri ile yakından ilgileniyor.

 

Blog yazıları: SEOZEO blog

Sosyal medya hesapları: FacebookTwitterGoogle+LinkedIn

 

 

Uğur Eskici

 

2005 yılından bu yana internet dünyasında yer alan Uğur Eskici’nin SEO geliştirmeleri için şirket içerisinde farklı takımlara öncülük etme, ileri seviye SEO e-ticaret ve strateji danışmanlığı, yazılım ve iş geliştirme yaşam döngüsünü birleştirme ve SEO performansı ile ilgili AR-GE güçlü olduğu yanlarıdır. Ayrıca diğer ilgi alanları içerisinde Performance Engineering, Sematic Cooding, Web Analytics, User Experience, Usability & Accessibility, SEM, Competitor Analysis ve Project Management yer almaktadır. GittiGidiyor & eBay şirketi bünyesinde SEO Uzmanı olarak çalışan Uğur Eskici, bugün n11.com’da SEO Supervisor olarak çalışma ve faaliyetlerine devam etmektedir.

 

Blog yazıları: Kişisel blog - GittiGidiyor blog

Sosyal medya hesapları: FacebookTwitterGoogle+LinkedIn

 

 

Mehmet Aktuğ

 

5 yılı aşkın bir süredir web dünyasında bulunan Mehmet Aktuğ, SEOZEO'da müşteri operasyonlarının yanında, genel müdür yardımcısı olarak görevine devam ediyor. SEO alandaki araştırmaları yakından takip ediyor ve blogda paylaşıyor.

 

Blog yazıları: Kişisel blog - Turkcell blogSEOZEO blog

Sosyal medya hesapları: FacebookTwitterGoogle+LinkedIn

Donnerstag, 17. Juli 2014

Yogurt Drink (Ayran)

One of the most refreshing drinks, ayran is enjoyed throughout the summer in Turkey. It pairs very well with kebaps and bulgur dishes. You will find ayran in most Turkish restaurants in the States as it is very popular. I do not know any Turkish person who does not love it, but I think it is an acquired taste for most Americans. 

The yogurt used in this recipe is home made and whole milk is used. I am not sure if it will taste the same with low fat milk, but I think it still would be very refreshing.  Enjoy!

4 cups yogurt
1 cup cold water
1 tsp salt

Mix the yogurt, water and salt in a blender and blend until smooth (a couple minutes). Pour out in glasses and enjoy cold!

Zucchinis with Lentils (Mercimekli Kabak)

Another favorite summer time vegetable: zucchini. Without planning, I end up buying zucchinis every week in the summer since they are in season. Almost every time, I cook them in tomato sauce either with ground beef, with lentils or just with carrots and tomatoes. They’re delicious in my opinion. Although, I used to almost hate them when I was little. When I find myself with little time to cook, I slice them and broil them and they still taste great. So this recipe is one of my favorite ones with zucchinis. A side of rice would go perfectly with this light recipe.

4 zucchinis
3 carrots (shredded)
4 tomatoes (peeled and diced)
3 cloves garlic (crushed)
3 tbsp chopped fresh parsley
1 small onion (shredded)
¾ cup brown lentils (soaked for 1 hour)
1/3 cup olive oil
2 tbsp tomato sauce
1 tsp cumin
1 tsp red pepper flakes
¼ tsp ground black pepper
1 ½ tsp salt
2 cups water

Cut each zucchini in half lengthwise. Then, cut each half in half again ending up in four pieces. Chop the quartered zucchini ending up in large dices.

Heat olive oil. Saute the onions for 3-4 minutes or until transparent. Add carrots and continue sautéing for 2-3 more minutes. Add garlic and lentils. Cook for 3 minutes while continuing to stir. Add tomatoes and cook for 15 minutes with lid covered. Add tomato sauce and water and cook for 5 more minutes. Add zucchini and stir well. Cover and cook for 45 minutes on medium to low heat. Add the parsley and stir just before removing from the stove.

Dienstag, 15. Juli 2014

Dağınık bir yazı

 
Son günlerde elim yazmaya gitmiyor. Tembellikte değil aslında yanlış anlamayın. Kısa kısa yazayım bari, not düşer gibi. Detay fazla girmeden...
 Beldibi, Toros dağlarının etekleri. Cennetin diğer köşesi.
 
Tatile gittik geldik. Rüya gibi bir yerdi. Hani şu televizyonda sık sık reklamı çıkan Nirvana Lagon oteline gittik. Şiddetle tavsiye ederim. Kusursuz bir hizmet vardı öncelikle. Bir çok havuzu olması her gün farklı bir mekanda güne başlamaya ve bitirmeye fırsat tanıyordu. Denizde balıklarla yüzdük, ekmek verdik onlara.
 Koskoca havuzlarda 1-5 kişi olabiliyordu.T
atil dönüşü Ramazan dolayısıyla işler yavaşladığı için, durgunluk ve ağırlık çökme dönemindeyiz.
 
 Melisa'nın gittiği yaz okulunda dans dersleri başladı bu sene. Her zamankinden daha istekli gidiyor. Tatil dönüşü , dans koreografilerini izlemek üzere okula davet ettiler. Videolarını çektim. Kuzum gayet başarılıydı.
 
Semracım canım arkadaşım, bana yine bir koli göndermiş. İçinden yine çeşit çeşit minik süprizler çıktı. Bir kısmı bu fotoğrafta, bir kısmı iş yerinde ki masamda...
 

Okunmuş kitapların ve okunacak kitapların paylaşımına az kaldı.
Bir hafta ev tatiline çıkmayı düşünüyorum. Bayram öncesi ya da sonrası. DR. yine indirim kampanyaları düzenlemiş. Kitap siparişi verdim. Lale'nin Bahçesinden de izlenecek filmlerimi topladım. Gezilecek sergilerin ve müzelerin listesini hazırladıktan sonra, bol öğle uykulu bir tatil diliyorum kendime.
 
Bu yazı biraz dağınık oldu, ama artık mazur görün. Devamlılık için bir yerden başlamak gerekti.

Fernweh.












Pinocchio. Kleines Püppchen, freches Bübchen...

Emma in netter "Gesellschaft".


Johann Grattla Septett | Straßenmusik Toskana





Die letzten Wochen plagt mich wieder das Fernweh.
Und dass der Sommer hierzulande gerade Pause macht, macht es auch nicht besser.
So habe ich ein wenig in meinem Fotoarchiv gestöbert und ein paar Bilder aus
dem letzten Italien Urlaub rausgesucht. Italien inspiriert mich bei jeder Reise auf´s Neue.
Ich liebe das mediterrane Lebensgefühl, die große Freude am Kochen und die vielen, vielen 
Genuß-Momente. Der Zauber zwischen dem Meer und den Bergen und das Unendliche hinter 
einer jeden Kurve. Und genau da träum ich mich nun ein Weilchen hin... ;-)

Habt auch einen wunderschönen Tag!
♥ Rebecca








Montag, 14. Juli 2014

Limonlu Sarı Üzüm Kompostosu







Limonlu Sarı Üzüm Kompostosu

Malzemeler;
1 su bardağı kuru sarı üzüm
3/4 su bardağı toz şeker
2 lt su
1 adet limon

Yapılışı;
Kuru üzümleri yıkadıktan sonra bir tencerede şeker ve su ekleyerek kaynatın. Kaynamaya başladığında altını kısın ve üzümler şişerek suyun yüzüne çıktığında ocaktan alın. Limonu dilimleyerek komposta sıcakken içine atın. Bir gün dinlendirdikten sonra servis yapın.

Sonntag, 13. Juli 2014

[Probier´s mal vegan] Schoko Gugelhupf mit Ribiseln








Auf die Ribiselernte im Sommer freu ich mich immer sehr. Leider habe ich 
keinen Garten, denn dann würde ich wohl ganz viele von den Sträuchern pflanzen, 
die über und über mit den leuchtend roten und elfenbeinfarbenen Beeren bedeckt sind.
 
Und gewiss noch so einiges mehr. Wahrscheinlich würde es ein wilder
Kräuter-, Obst-, Gemüse-, kaum noch unter Kontrolle zu bringender 
Wildgarten werden. Ich kenn mich doch...

Auf den Geschmack bin ich zugegebenermaßen aber erst als Erwachsene gekommen, 
denn als Kind waren mir die Ribisel immer viel zu sauer und herb.
Dabei ist es wohl gerade dieses zarte säuerliche Aroma, was die Beeren so gut mit
süßen Speisen harmonieren lässt. Und daher konnte ich es heute auch kaum erwarten,
ein paar von ihnen auf meinem frisch gebackenem Schoko Gugelhupf zu garnieren.
On the top mit geschmolzener Schokolade. Mmh! Ein Traum, das Hineinbeißen und 
langsam auf der Zunge Zergehen lassen!



Das ist drin:
  • 400g Mehl
  • 30 g Kakao
  • 200g Zucker
  • 1 Päckchen Backpulver
  • 1 Prise Salz
  • 400ml Sojamilch
  • 130 ml Öl
  • Zimt
  • ca. 60g Zartbitterkuvertüre
  • Ribiseln zum Dekorieren

So wird´s gemacht:

Sojamilch mit Öl, Zucker und der Prise Salz mixen und anschließend das gesiebte Mehl, Backpulver,
den Kakao und den Zimt darunter mengen. Um dem Teig Bindung und Feuchtigkeit zu verleihen,
gebe ich meistens ein paar Löffel Apfelmus dazu. Es funktioniert aber auch mit pürierten Bananen,
Birnen oder Kürbis. Je nachdem welchen Geschmack ihr im Backwerk haben wollt.

Die Kuchenform ausfetten und auf mittlerer Schiene in den vorgeheizten Backofen
( 170° Ober- und Unterhitze)  ca. 40 Minuten backen lassen.

Wenn der Kuchen fertig ist ( Stäbchenprobe) vorsichtig auf ein Kuchengitter stürzen und
vollständig auskühlen lassen. Die Kuvertüre im Wasserbad schmelzen und über den Kuchen
gießen. Mit Ribiseln dekorieren und vor dem Genießen die Schoki erkalten lassen.


Das leckere Rezept für den Gugelhupf habe ich hier entdeckt, welches ich dann leicht abgewandelt habe.









Nicht vergessen habe ich die die Gewinner meines Tortendeko Give Aways .
Die Gewinner wurden per Zufallsauswahl bestimmt und werden noch von mir 
per Mail benachrichtigt.
Gewonnen haben:  

- Cornelia aus Salzburg
- vonKarin
- Sanne
                    

Ganz lieben Dank fürs Mitmachen und nicht traurig sein,
falls es nicht geklappt hat. Noch im Juli gibt es eine weitere Möglichkeit
etwas Schönes zu gewinnen. ;-)


Habt noch einen feinen Sonntag!
♥ Rebecca






Donnerstag, 10. Juli 2014

Sade Poğaça ve Evmanya'nın Ramazan Hediye Çekilişi..









Arasına peynir,zeytin, çokokrem, kahvaltılık sos vs. koyarak yiyeceğin o poğaçalar işte burada.. 



Sade Poğaça



Malzemeler;

3/4 su bardağı sıvı yağ

2 yemek kaşığı yumuşak tereyağı

1 su bardağı süt

1 çay bardağı su

1 yumurta (akı içine sarısı dışına)

1 yemek kaşığı toz şeker

1 tatlı kaşığı tuz

1 paket instant maya

4 - 5 su bardağı un



Yapılışı;

4 su bardağı unu büyük bir

Mittwoch, 9. Juli 2014

Pimp my IKEA BESTÅ !



Ich mag die BESTÅ Serie von Ikea ja total gerne und liebe es die Regale immer
wieder aufs Neue umzustellen und anzuordnen. Lange Zeit habe ich die vier Regale 
nebeneinander stehen gehabt, als Low Sideboard und mit Fernseher drauf, 
bis mir dann die Idee kam sie aufeinander zu stellen. 

Auf Dauer ist mir das dann aber zu langweilig geworden, zumal
die glatte Oberfläche gerade dazu einlädt, ein bisschen daran rumzubasteln. ;-)
Aus einer großen Sperrholzplatte habe ich verschieden große Rechtecke aufgezeichnet,
diese ausgeschnitten und ein wenig angeschliffen und mit Holzleim auf die BESTÅ Türen geklebt.
Ursprünglich wollte ich das Holz auch bemalen, aber nach dem ersten Probe-Auflegen
fand ich das rohe Holz fast ein bisschen hübscher.
Was meint ihr denn? Roh oder bemalt?
 









Die schönen Wildblumen hab ich heut morgen beim Spaziergang mit Emma gepflückt und
das wunderschöne Utensilotäschchen mit den aufgedruckten Blumen habe ich 
bei einer ganz tollen und kreativen Künstlerin entdeckt.
Bald gibt es hier am Blog mehr von ihr, also schaut bald wieder vorbei - 
es wird sich lohnen. :-)

♥ Rebecca





Sonntag, 6. Juli 2014

Çıtır Meyveli Müsliyle Limonlu Cheesecake






Çıtır Meyveli Müsliyle Limonlu Cheesecake



Malzemeler;

15 - 20 adet kurabiye

1 çay bardağı fındık

2 yemek kaşığı toz şeker

150 gr. tereyağı 



1 paket cheesecake toz kreması

300 gr labne peyniri

1 su bardağı yoğurt

1 limon kabuğu rendesi veya aroması



Meyveli Çıtır Müsli

Mevsim Meyveleri



Yapılışı;

Bu cheesecake'in tabanını buzlukta bekleyen limonlu, hafif tarçınlı

Freitag, 4. Juli 2014

Ferienstart + ein kleines Sommer Potpourri





Fast vier Jahre ist es nun her, dass ich diesen Beitrag geschrieben habe und ich kann es 
noch gar nicht ganz glauben, dass mit dem heutigen Tag dieser Lebensabschnitt meiner
Großen zu Ende ist. Besonders traurig ist meine Tochter, weil sie sich heute von einer Lehrerin verabschiedet hat, die die Kinder mit so viel Liebe, Geduld, unermüdlichem Engagement, Herzlichkeit, Empathie und einer klaren Botschaft durch vier wunderbare Schuljahre begleitet hat. Ich bin überzeugt, sie hat Spuren hinterlassen,die lange nachwirken werden...

Jetzt blicken wir also mit einem weinenden (heute sind´s eher zwei) und einem lachenden Auge
dem neuen Schulanfang entgegen, der so viel Neues und Aufregendes zu bringen verspricht.








Zuvor wollen wir aber ausgiebig die Ferien genießen und als ob er es gewußt hatte,
meldet sich pünktlich der Sommer zurück. Heiße 34° sind angekündigt und 
da darf man wohl nicht mehr meckern.Genau richtig für ein kleines, buntes 
Sommer-Blumen Potpourri und was wäre dazu besser geeignet als mein neuester Fund:
ein kleines originelles Vasenstecksystem, welches aus drei Teilen besteht, 
die man entweder einzeln oder wie auf den Bildern übereinander aufstellt.
Gefunden, gesehen, verliebt. Was meint ihr?










Ein sonniges und feines Wochenende für euch,
♥ Rebecca


PS: Psssst...nicht vergessen, noch bis heute 00:00 könnt ihr in den Lostopf für mein
hüpfen und wunderbare Preise gewinnen. Auf geht´s! :-)



Girne Amerikan Üniversitesi ile Kıbrıs’ı Kazan, Kıbrıs ve İngiltere’de oku!

Girne Amerikan Üniversitesi, "Kıbrıs’ı Kazan, Kıbrıs ve İngiltere’de Oku" sloganı ile bütünleşen ve yurtdışı kampüsleriyle de öğrencilerine üç farklı kıtada eğitim fırsatı sunan öncü bir üniversite.


Eğitimde mobiliteye verdiği önem ve uluslararasılaşma sürecinin bir göstergesi olarak Girne Amerikan Üniversitesi; İngiltere, ABD ve Hong Kong’dan sonra küresel kampüslerine bir yenisini ekleyerek Türkiye’de İstanbul yerleşkesini hizmete açmıştır. Bu süreçte Girne Amerikan Üniversitesi, öğrencilerine 3 farklı kıtada eğitim imkânı sunmakta ve "Üç Kıta Tek Üniversite" sloganı ile de bir dünya üniversitesi olma noktasında bir hareketlilik içerisinde olduğunu kanıtlamaktadır.



Kazandıkları ÖSYM bursları ile GAÜ’ye yerleşen öğrenciler, Girne Amerikan Üniversitesi’nin yurtdışı yerleşkelerinde aynı burslarla ve ek ücret ödemeden programlarıyla uyumlu dersler yada ELA’da (English Language Academy) İngilizce dil eğitimi alıyor; geri döndüklerinde ise yurtdışında aldıkları dersleri GAÜ programlarındaki ders yükümlülükleri yerine saydırarak eğitimlerine devam edebiliyorlar.


Eğitimde 30 Yıl...


Geçtiğimiz günlerde görkemli bir törenle 30. Onur Yılı’nı kutlayan Girne Amerikan Üniversitesi için bu sene oldukça özel bir yıl. GAÜ, 2014-2015 Akademik Yılında tam 2260 yeni öğrencisine 7 yıl boyunca kesintisiz ÖSYM Bursu verecek.


GAÜ sosyal ağlarda da çok aktif; bu sene tercih dönemi boyunca facebook.com/girneamerican üzerinden tüm kampüsler ve öğrenci hayatı ile ilgili herşeyi paylaşıyorlar ve tüm sorulara resmi sayfa üzerinden cevap veriyorlar. Twitter takipcilerini de unutmamışlar @girneamerican üzerinden en güncel paylaşımları takip edebilirsiniz.



GAÜ, şu anda küresel dünyanın yükselen meslekleri Denizcilik, Havacılık, Sahne Sanatları, Hukuk, İleri Mühendislik Disiplinleri, Güzel Sanatlar, Mimarlık, İç Mimarlık, Uluslararası İşletme, Uluslararası İlişkiler, Psikoloji, Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik, Türkçe Hukuk, Çin Dili ve Edebiyatı, Gastronomi ve Mutfak Sanatları, Sınıf Öğretmenliği, Sağlık Yönetimi, Ergoterapi, Enerji Sistemleri Mühendisliği, Ebelik, İnşaat Mühendisliği ve Sivil Havacılık Ulaştırma İşletmeciliği, Pilotaj gibi programları barındıran; 9 Fakülte, 6 Yüksekokul, 2 Enstitü ve  2 Meslek Yüksekokulu’nda olmak üzere , 69 Lisans 21 Önlisans 48 Yükseklisans ve 17 Doktora programı sunmakta.


GAÜ’den saygın dünya üniversiteleri ile akademik işbirliği ve değişim programları fırsatı!


Girne Amerikan Üniversitesi, kampüsleri ve 200’ü aşkın dünya üniversitesiyle sürdürdüğü öğrenci değişim programları kapsamında, öğrencilerine yaşam boyu hatırlayacakları deneyimlerin kapılarını açmakta.



Uluslararası Denklik ve Tanınma


Girne Amerikan Üniversitesi sağladığı eğitimin kalitesini sürekli olarak geliştirmek için akreditasyonlarını ve üyeliklerini yenilemektedir. GAÜ yerel olarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Yükseköğretim Planlama, Denetleme, Akreditasyon ve Koordınasyon Kurulu YÖDAK ve Türkiye Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) tarafından tanınmaktadır. Ayrıca dünyanın bir çok saygın denklik kurullarından akredite olan GAÜ’nün bir çok uluslararası üyeliği de bulunmaktadır.


 

Girne Amerikan Üniversitesi Eduniversal’ın En İyi Üniversiteler sıralamasında yer almaktadır. Avrupa Birliği Yükseköğretim Sistemi içerisinde üniversite eğitimini denetleyen uluslararası eğitim kuruluşu Eduniversal, 153 ülkeden 12 bin yükseklisans programının incelenmesi ve 100 bin öğrenci ile yaptığı “En İyi Yükseklisans Eğitimi Veren Üniversiteler” araştırmasının sonuç raporuna göre GAÜ "En İyi Yükseklisans Eğitimi Veren İlk 100 Üniversite" arasında gösterilmektedir.

 

GAÜ, YÖK onaylı programlarıyla geleceğin pilotlarını yetiştiriyor

 

 

4 yıllık Pilotaj eğitimi alan öğrenciler, GAÜ İstanbul Yerleşkesi Uluslararası Havacılık Akademisi’nde similatör ve uçuş derslerini tamamlayarak Pilot olma hakkını kazanıyorlar. GAÜ’nün, uluslararası standartlarda verdiği eğitimle yetiştirdiği öğrenciler, önümüzdeki 20 yılın en gözde mesleklerinden biri olan havacılık sektöründe kolaylıkla iş bulabilecekler.

 

Kıbrıs, dünyanın en güzel adalarından biri!

 

Kıbrıs Dünya’nın en güzel adalarındandır ve iklimi sayesinde bir tatil ülkesinde eğitim alma şansınız var, üniversite kampüsü plajlara çok yakın mesafede bulunmakta ve kampüse çok renkli bir yaşam hakim. GAÜ, adanın en turistik sahil kenti olan Girne’de kendisine özel plaj ve uygulamalı 5 yıldızlı oteli ile öğrencilerine eşi benzeri olmayan bir eğitim fırsatı sunmaktadır.

 

Peki kampüste hayat mı nasıl? Tanıtım filmleri için youtube.com/girneamerican ve vimeo.com/girneamerican

 

Bir boomads advertorial içeriğidir.