Montag, 30. Juni 2014
Eine Schwalbe macht noch lange keinen Sommer...
Sonntag, 29. Juni 2014
Blogum Bir Gecede 10.000 Görüntülemeyi Nasıl Aldı?
Bu yazı, Evde Yazar tarafından Blog Hocam için yazılmıştır.
Ne zamandır Bloghocam'a konuk yazar olmayı istiyordum. Ama öyle bir konu olmalıydı ki hem Bloghocam çizgisine uygun olsun, hem de kendi tarzımı bozmasın.. Epey bir zaman geçti aradan, bir buçuk senelik oldu bizim Evdeyazar.. Derken derken bir günde blogumun görüntüleme sayısı günde ortalama 500-700'den 10.000'e fırlayınca zihin baloncuğumda “Evreka Evreka, Bloghocam'a yazacağım yazı işte bu!” repliği hızla geçti ve ben de acayip sevindirik oldum itiraf edeyim.. Çünkü anlatacağım bu deneyimimin bütün blog yazarlarına faydalı olacağını düşünüyorum.
“Sadede gel ve anlat artık, nasıl oldu da blogunun görüntüleme sayısı bir günde böyle fırladı?” dediğinizi duyar gibiyim; azıcık meraklandırayım demiştim, hemen konuya geçiyorum. Olay aynen şöyle gelişti:
Sabah blogdaki mesajlara bakıyordum rutin olarak, sevdiğim bir blogger arkadaşım şöyle yazmıştı:
“Kim Milyoner Olmak İster adlı yarışmada 'Gece kokan çiçek hangisidir?' diye sordular. Google amcaya danışayım dedim. Karşıma sizin yazınız çıktı. Nasıl sevindim blogger arkadaşımla karşılaştığım için, sorunun cevabını da sizin yazınızdan öğrenmiş oldum.”
Bu yorum çok hoşuma gitti ve sonrasında nedense istatistiklere bir göz atayım dedim, uzun süredir ilgilenmemiştim; bakmamla şaşırmam bir oldu.. Günde 500-600 bilemediniz 750 tekil sayfa görüntülemesi alan blogumda 23 haziran günü tam 10.408 tekil sayfa görüntülemesi olmuş!.. Biraz daha detaylı baktığımda, “Adı Şebboy'muş!” adlı burada gördüğünüz yazımın tam 9666 adet görüntülendiğini görünce, sabah sevgili blogger arkadaşımın yazdığı yorumla bağlantıyı kurdum; yoksa gerçekten de anlayamayacaktım neler olduğunu.. Aşağıdaki ekran görüntüsünü gururla paylaşıyorum..
Demek yarışmada “ gece kokan çiçek nedir?” diye sorulmuştu ve herkes aynı anda Google'da bu aramayı yapınca karşılarına benim sayfam çıkmıştı. “Yapayım aynı aramayı, bakalım ne oluyor?” dedim ama inanın heyecandan içim de içime sığmıyordu. Aynı gün yaptığım sorguda yazım en üstte çıkıyordu, sonrasında hâlâ Google'da ilk sayfada yer alıyor; hem de yaklaşık 3.990.000 tane sonucun arasından sıyrılarak, ama üçüncü sıraya düşmüş.. Benim gözümde sanırsınız ki yazım, maraton koşusunu kazanmış; o derece sevindim ki ne sevindim. Mütevazı blogumdan beklenenin çok üstünde bir başarı çünkü bu..
“Gece kokan çiçek nedir?” sorgusunda 3.990.000 sonuç içinde benim yazımı ilk sıraya taşıyan şey neydi acaba?
Doğrusunu söylemek gerekirse, SEO uzmanlarının söylediği çoğu kurala pek uymuyorum. Ne anahtar kelime kullanıyorum, ne yazının uzunluğuna dikkat ediyorum, H1 H2 etiketleri derseniz onlar da kendi hallerindeler.. Tamamen içimden geldiği gibi yazıyorum, hani diyorlar ya “Özgün İçerik Şart!” diye, işte tek izlediğim kural o..
Bu başarılı sonucun nasıl geliştiğini hem merak ettim, hem de sizlere faydası olur düşüncesiyle yazıyı inceledim, kendimce saptalamalar yaptım:
1. Yazı 641 kelimeden oluşmuş, fena bir uzunluk değil. Genelde uzun yazıyorum ben. Demek ki Google da bundan hoşlanmış.
2. Yazıda organik olarak, yani yazının gerektirdiği yerlerde toplam 13 kez “şebboy” sözcüğü geçmiş. Bu da yazının tamamındaki sözcüklerin %2'si yapıyor. Yani ben hiç farkında olmadan, tamamen organik bir şekilde yazımda %2 oranında anahtar kelime kullanmışım. Google bu durumdan rahatsızlık duymamış olmalı ki, almış 3.990.000 sonucun en güzeli seçmiş ve ilk sayfanın birinci sırasına taşımış bu içeriği.
3. Başlıkta “Şebboy” kelimesini, yani aslında anahtar kelimeyi kullanmışım. Genelde yazıda ne anlatıyorsam, özetleyen bir kelimeyi başlıkta da kullanmaya çalışırım; demek ki Google bu durumu seviyor..
4. Yeni öğrendiğim ya da vurgulamak istediğim bir sözcük, bir kavram kullanmışsam yazıda, mutlaka kısa bir açıklamasını yapma alışkanlığım vardır. Nitekim bu yazıda da aşağıdaki gibi kullanmışım, yani tanım yapmışım ve vurgulamak için “mavi renkte” yazmışım. Seo kurallarına uymak için değil, dedim ya sadece bilmeyenler öğrensin diye vurgulamak için böyle yapmıştım. Google robotları gerçekten sandığımdan çok daha yeteneklilermiş ne diyeyim ki başka.. Aşağıdaki tanımlamanın Google robotları için değil, insanlar için yapıldığını anlamışlar ve iyi not vermişler ya, gerçekten de -her ne kadar robot olsalar da - saygı duyuyorum kendilerine..
“Şebboy” dedi, kokladım, şebboylar adı gibi güzel kokuyordu. Eve gelince araştırdım biraz; Farsça şeb (gece) ve buy (koku) sözcüklerinin birleşimi, yani gece kokan demekmiş şebboy...”
5. Yazıda kullandığım fotoğrafı kendim çekmiştim, yani o da özgün. Bloguma bir resim eklediğimde mutlaka “özellik” etiketlerini dolduruyorum, Bloghocam 'ın buradaki yazısında okumuştum, her zamanki gibi yine işe yaramış.
Yazının en zor bölümü olan sonuç kısmına geldik kazasız belasız. İnsan misafirliğe gittiğinde nasıl ki oturmasına kalkmasına dikkat eder ya; ben de yazarken nokta, virgül, düşük cümle hatası olacak diye stres olmuştum; defalarca kontrol ettim gerçi, varsa hatalar affola diyeyim..
Evet toparlıyorum; “içerik kraldır” veya “Content is king” diyorlar ya, inanın yerden göğe kadar haklılar. Eğer güzel, okunabilir; Google robotlarını kandırmaya yönelik, daha doğrusu “para kazanma amaçlı” yazmazsanız, Google sizi ödüllendiriyor. Dedim ya robot falan demiyorum, Google örümceklerine bu adaletli yaklaşımlarından dolayı acayip saygı duyuyorum.
Özet şudur: Yazıyorsunuz, unutuyorsunuz; aylar sonra bir de bakmışsınız ki o yazıyla sürpriz bir başarı yakalamışsınız, yeter ki özgün ve okunabilir içerik üretin..
Dip not:
Siz okuyucular da burada benim gibi misafir sayılırsınız, lütfen giderken yorum bırakmayı ihmal etmeyiniz. Misafir olduğunuz evden ayrılırken kapıda “teşekkürler, görüşmek üzere” demiyor musunuz, bu da aynı şey. Yorumlar az olursa Bloghocam'ın yüzüne bakamam sonra...
Sevgiyle ve kendiniz gibi kalın diyorum, Bloghocam'a beni konuk ettiği için çok teşekkür ediyorum ve gidiyorum. “İyiydik böyle, hoştu yazı” diyenleri blogumda görmekten mutluluk duyacağımı bilmem söylememe gerek var mı..
YAZAR HAKKINDA:
Sektöre kızıp 2 sene önce radikal bir kararla mesleği bırakan bir tekstil mühendisiyim. Bir buçuk yıl kadar evde yazı çizi işlerinden para kazandım. Blogumun adı da buradan geliyor. Sonrasında evde çalışmaktan sıkıldım, insan bazen rahattan da rahatsız oluyormuş nitekim.. Blogumu referans gösterip başvurduğum reklam ajansında yaklaşık 2,5 aydır metin yazarı ve sosyal medya sorumlusu olarak çalışıyorum şu an, keyfim yerinde açıkçası.. Çocukluk hayalim olan roman yazarlığına çok yaklaştım desem yalan söylemiş olmam..
Blog adresim: http://evdeyazar.blogspot.com
Facebook adresim: https://www.facebook.com/Evdeyazarblog
Samstag, 28. Juni 2014
[Gastbloggerwoche] Fondant + Tortendeko Give Away
darauf diese genialen Preise verlosen zu dürfen.
mehr im Wege stehen sollte.
Zur Verfügung gestellt haben die tollen Sachen die liebe Franci von Franci´s Cupcakes,
die auf DAWANDA ihren eigenen kleinen,aber feinen Shop führt und bei Backfreunde.de für
die tollen Lebensmittelfarben!
1. RENSHAW Fondant in Shell Pink, Powder Blue und Poppy Red
Backform von PME
Randglätter aus Kunststoff von PME. Zum Glätten und Verteilen von Icing, Buttercreme oder Teig.
Lebensmittelfarben in Gelb, Granita und Rosa
2. 500g RENSHAW Fondant in White Icing
Lebensmittelfarben in Gelb, Granita und Rosa
WILTON Fondant Ausstecher
3. Das einmalig schöne Buch 300 Gramm Glück
Wie hüpfst du in den Lostopf?
Hinterlasse mir einfach bis zum 04.07.2014 um 00.00 einen Kommentar unter diesem Artikel.
Teilnehmen darf jeder, egal ob mit oder ohne Blog. Das Give Away ist für Teilnehmer aus allen EU
Ländern, der Rechtweg ist ausgeschlossen! Bitte nur hüpfen, wenn du über 16 Jahre alt bist und alle
anonymen Leser bitte eine Mailadresse hinterlassen, da ich sie sonst im Falle eines Gewinnes nicht
kontaktieren kann!
Habt noch ein wunderschönes Wochenende!
PS: Ich hab zum ersten Mal Kekse mit Fondant überzogen und bin beinah ein wenig süchtig
geworden. Nur: Solltet ihr jemals Fondant einfärben wollen, vergesst auf keinen Fall Handschuhe! :-)
♥ Rebecca, die heute mit roten Fingern tippt. ;-)
Donnerstag, 26. Juni 2014
Blogunuz Ramazan’a Hazır Mı?
Ramazan Ayı’yla birlikte pek çok alışkanlığımızda olduğu gibi bloglarımızda bazı farklılıklar olacak. Bazılarımız bloglarıyla hiç ilgilenmeyerek Ramazan Ayı boyunca blogunu kaderine terk edecek, bazılarımız Ramazan Ayı’nı fırsata çevirerek blogunun başarısına başarı katacak. Siz ikinci tarafta yani Ramazan’ı fırsata çevirenler tarafında olmak istiyorsanız çalışmaya hemen başlasanız iyi olur.
Blogunuzu Ramazan’a Nasıl Hazırlayabilirsinz?
Ramazan Ayı için yapılacak hazırlaklar blogun türüne göre değişiklik gösterir elbette ama geçmişteki tecrübelerimizden yola çıkarak genel birkaç öneride bulunabilirim sanırım.
- Öncelikle bir editöryal takvim oluşturun ve içerik planlaması yapın. Ramazan boyunca kaç yazı yayınlayacağınızı, ne sıklıkla yayınlayacağınızı, hangi konularda yazılar yazacağınızı belirleyin ve bunları editöryal takvim üzerine yerleştirin.
- Planlı hareket ettiğiniz için artık önünüzü daha rahat görüyorsunuz. Editöryal takvimde yayınlanma günü yaklaşan yazıyı yazın ve kaydedin. Günün geldiğinde yayınlar, böylece ne yazsam diye düşünme ve yazıyı yetiştirememe derdinden kurtulursunuz.
- Blogunuzu Ramazan’a hazırlamak için yapabileceğiniz bir diğer şey ise blogunuzun tasarımında küçük değişiklikler yapmaktır. Bu aya özel bazı küçük eklemeler ve düzenlemeler okuyucunuzun hoşuna gidecektir. Fakat bu değişiklikleri yaparken geri alınabilir değişiklikler olmasına dikkat edin zira sadece Ramazan’a özel bir değişim yapıyorsunuz.
- Sizlere son önerim Ramazan’a özel aktiviteler yapmanız olacak. Aktivite derken Ramazan’a özel içerikler, belki bir yazı dizisi, belki Ramazan paketi ödüllü bir etkinlik. Aklınıza ne gelirse.
Ramazan Ayı Yemek Blogları İçin Fırsattır!
Ramazan Ayı’nın en güzel yanlarından biri özenle hazırlanan, sevdiklerimizle oturulan sahur ve iftar sofralarıdır. Herkes misafirlerine güzel bir sofra hazırlamak, leziz yemekler sunmak ister. Bu durum yemek bloggerları için büyük bir pazar yaratır. Zira herkes çeşitli yemek tarifleri ve menü önerileri için yemek bloglarına hücum edecek. Bu yüzden yemek blogları Ramazan Ayı’nda herkesten çok çalışmalı.
Blog Hocam’ın eski takipçilerinden ve Türkiye’nin en başarılı yemek bloggerlarından biri olan Kevser Hanım’la blogu için yaptığı Ramazan hazırlıkları hakkında sohbet ederken hepimize örnek olacak profesyonel bakış açısını ve yaklaşımını gördüm. Başta yemek bloggerları olmak üzere tüm bloggerlara örnek teşkil etmesi açısından yaptığı hazırlıkları paylaşmak istiyorum.
- İftar Ve Sahur Menüleri: Yazının başında blogunuzu Ramazan’a hazırlamak için yapılacaklar arasında içerik planlaması ve Ramazan’a özel aktivitelerden bahsetmiştim. İşte Kevser’in Mutfağı’nda bu planlama tek kelimeyle mükemmel yapılmış. Ramazan’a özel gün gün iftar menüleri ve sahur menüleri oluşturularak “bugün ne yapsam” diye düşünen ev hanımlarına çözüm üretilmiş.
- Mobil Uygulamalar: Kevser Hanım Kevser'in Mutfağı adlı yemek blogu ile profesyonel seviyeye geçmiş diyebilirim. Yemek tariflerine daha pratik ve kolay ulaşmak isteyen hanımlar düşünülerek oldukça kullanışlı mobil uygulamalar geliştirilmiş. İncelemek isterseniz: Tarif Küpü IOS Uygulaması – Tarif Küpü Android Uygulaması
- Tanıtım Videosu: Kevser’in Mutfağı’nın artık bir blogdan daha fazlası olduğunu, profesyonel seviyeye geçerek online bir küçük işletmeye dönüştüğünü anlatmaya çalışmıştım. Bu vizyona uyacak şekilde oldukça başarılı bir tanıtım videosu da hazırlanmış:
Söz Sizde:
Gördüğünüz gibi bloguna sahip çıkan, onu önemseyen bloggerlar olaya profesyonel bakış açısıyla yaklaşarak bir değil, birkaç adım öne çıkmayı başarıyorlar. Peki sizin blogunuz Ramazan’a hazır mı? Blogunuzu Ramazan’a hazırlamak için neler yaptınız veya yapmayı düşünüyorsunuz? Kevser’in Mutfağı’nın attığı adımları ve geldiği noktayı nasıl değerlendiriyorsunuz? Paylaşırsanız sevinirim.
[Gastbloggerwoche] Fondant Rosen von Cake Invasion

Aber auch ansonsten liest man sich binnen weniger Minuten auf ihrem kreativen Food Blog fest.
Ich freu mich nun sehr, dass Shia die Zeit für einen so tollen Gastbeitrag gefunden hat
und euch heute diese zauberhaften Fondantrosen in einer Schritt für Schritt-Anleitung zeigt.
verleihen jeder Köstlichkeit einen femininen und romantischen Look.
- Fondant, eventuell sogar direkt schon eingefärbt (gibt es z.B. im Xenos zu kaufen, oder ihr könnt es nach diesem Rezept selbst herstellen)
- Evtl. Pastenfarbe (ein FAQ zu fondanttauglichen Lebensmittelfarben hier), oder weiße Rosen machen, die sehen auch toll aus
- Etwas Puderzucker für die Arbeitsfläche oder eine Silikonmatte als Unterlage
- 1 Klarsichthülle (nennt sich im Fachhandel zweiseitig geschlossene Klarsichthülle ohne Heftrand)
- Küchenmesser
- Etwas Fingerspitzengefühl
1. Den in euer Wunschfarbe eingefärbten (bzw. schon eingefärbt gekauften) Fondant zu einer Wurst
rollen und mit dem Küchenmesser in einigermaßen gleichmäßige Abschnitte schneiden.
2. Die Stück in die Klarsichthülle legen und mit einem Finger plattdrücken.
Dabei den Rand dünner formen.
3. Nun ein Blütenblatt nehmen und zusammen rollen. Dabei aber aufpassen, Platz zu lassen, um das nächste Blütenblatt dazwischen zu legen, bevor das erste Blütenblatt komplett angedrückt wird.
4. Das nächste Blütenblatt einlegen, und dann erst das erste Blütenblatt andrücken. Das Ganze wiederholen, bis eure Rose euch groß genug ist.
5. Nun das Ende der Rose in Richtung der angeklebten Blütenblätter drehen und den Überschuss mit dem Küchenmesser abschneiden.
6. Das Ende nun mit den Fingern leicht zurecht formen.
7. Fertig! :-)
Tipp: Um den Fondant ein etwas plastischeres Aussehen zu verleihen, kann man ein Drittel des Fondants dunkler einfärben und die zwei ersten Blütenblätter mit den dunkleren Blütenblätter machen.
Mittwoch, 25. Juni 2014
[Gastbloggerwoche] Vegane Cupcakes mit Kokossahne und Fondantverzierung


Mein aktuelles Lieblingsrezept ist jenes für die dreistöckige Torte zur Silberhochzeit meiner
Vielen, lieben Dank und schön, dass du mein Gast warst!
♥ Rebecca
Dienstag, 24. Juni 2014
Blogger “En Çok Yorum Alan Yazılar” Eklentisi
Bloglara çok fazla eklenti eklenmesi taraftarı değilim. Her blogun ihtiyacı olan ve işine yarayacak eklentiler farklıdır. Evet belki çok yeni ve gösterişli bir eklentiyi blogunuza eklemek isteyebilirsiniz ama eğer blogunuzu o eklentiye ihtiyacı yoksa siteyi ağırlaştıracağı gibi ziyretçiyi de rahatsız edecektir.
Bu yazıda paylaştığım eklenti olan en çok yorum alan yazılar eklentisini de sadece ihtiyacı olanların eklemesini öneriyorum. Kimlerin veya hangi blogların bu eklentiye ihtiyacı olduğundan bahsedeceğim ama önce eklentinin kodlarını ve blogunuza nasıl ekleyeceğinizi anlatmak istiyorum.
En çok yorum alan yazılar eklentisini blogunuza eklemek için Blogger kumanda paneline giriş yaptıktan sonra Yerleşim > Gadget Ekle > HTML/Javascript yolunu izleyin ve aşağıdaki kodları ekleyin.
<!-- BH En Çok Yorum Alan Yazılar Eklentisi -->
<script type="text/javascript">
function getYpipePP(feed) {
document.write('<ol style="color:#c00000">');
var i;
for (i = 0; i < feed.count ; i++)
{
var href = "'" + feed.value.items[i].link + "'";
var pTitle = feed.value.items[i].title;
var pComment = " \(" + feed.value.items[i].commentcount + "\)";
var pList = "<li>" + "<a href="+ href + '" target="_blank">' + pTitle;
document.write(pList);
document.write(pComment);
document.write('</a></li>');
}
document.write('</ol>');
}
</script>
<script src="http://pipes.yahoo.com/pipes/pipe.run?
YourBlogUrl=http://bloghocam.blogspot.com/
&ShowHowMany=10
&_id=390e906036f48772b2ed4b5d837af4cd
&_callback=getYpipePP
&_render=json"
type="text/javascript"></script>
<!-- BH En Çok Yorum Alan Yazılar Eklentisi –>
Kodlarda değiştirmeniz geeken yerleri kırmızı renkle gösterdim.
- #c00000 liste numaralandırmanın renk kodudur.
- document.write(pComment); satırı yazıların yanında parantez için yorum sayısını gösterir. İsterseniz silebilirsiniz.
- http://bloghocam.blogspot.com/ yerine kendi blogunuzun adresinizi yazın.
- 10 yazan yere en çok yorum alan kaç yazının listelenmesini istediğinizi yazın.
”En Çok Yorum Alan Yazılar Eklentisi” Kimler İçin?
Yazının başında her eklentiyi her blogun eklememesi gerektiğinden, çok fazla eklentinin faydadan çok zarar getireceğinden bahsetmiştim.
Bu eklenti en çok yorum alan X yazınızı kenar çubuğunda sergilemenizi sağlar. En çok yorum alan yazılar yazar - okuyucu iletişimini kurmayı en iyi başardığınız yazılardır. Dolayısıyla blogunuza yeni gelen ziyaretçilere bu yazıları göstermek hem ziyaretçinin blogunuzu takip etmesini sağlayacaktır, hem de yorum saysını arttıracaktır.
Tabi yazılarınıza yapılan yorumlar link almak veya reklam yapmak için yazılmış boş yorumlarsa bu eklentinin size hiç bir faydası olmayacağını söyleyebilirim.
[Gastbloggerwoche] Ruffled Flowers von Meine Küchenschlacht
